# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | نٓ وَالْقَلَمِ وَمَا يَسْطُرُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Nûn(c) velkalemi vemâ yesturûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Nûn. Kaleme ve kalem ehlinin satır satır yazdıklarına yemin olsun ki: |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2. Nûn. Kaleme ve (kalem tutanların) yazdıklarına andolsun ki (Resûlüm), sen -Rabbinin nimeti sayesinde- mecnun değilsin. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 1,2. Nun; kalem ve onunla yazılanlara and olsun ki, sen Rabbinin nimetine uğramış bir kimsesin, deli (cinlenmiş) değilsin. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 1,2. Nûn. (Ey Muhammed) Andolsun kaleme ve satır satır yazdıklarına ki, sen Rabbinin nimeti sayesinde, bir deli değilsin. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Nun ve kalem ve ehli kalemin satra dizdikleri ve dizecekleri hakkı için |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hokka ile kaleme ve (erbâb-ı kalemin) yazmakda oldukları şeylere andolsun ki, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Nûn. Kalem'e ve yazmakta oldukları şeylere yemîn olsun! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Nûn ve kalem, bir de satıra yazı yazdıkları şeyler hakkı için, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Nûn ve Kalem'e ve yazdıkları şeylere andolsun ki, |
11. | Ümit Şimşek Meali | Nûn. And olsun kaleme ve yazdıklarına. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Nun.(5592-A) By the Pen and the (Record) which (men) write,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kalem Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...