# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ثُمَّ اِنّ۪ي دَعَوْتُهُمْ جِهَارًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Śumme innî de’avtuhum cihârâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Kâh oldu, dâvetimi yüksek sesle ve vurgulu bir üslupla yaptım.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sonra, ben kendilerine haykırarak davette bulundum. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Sonra, doğrusu ben onları açıkça çağırdım." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Sonra ben onları açık açık davet ettim.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Sonra ben onları açık açık çağırdım." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sonra ben onları yüksek sesle çağırdım |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Sonra ben onları hakıykaten en yüksek ses (im) le çağırdım». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Sonra şübhesiz ben, onları yüksek sesle (açıkça) da'vet ettim.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sonra ben, onları aşikâre olarak (tevbeye) çağırdım. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sonra muhakkak ki ben onları, apaçık dâvet ettim.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Derken onları açıkça davet ettim. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "So I have called to them aloud; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nuh Sûresi 8. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiyâ sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 112 âyettir. اَلأنْبِيَاءُ (enbiyâ), kelime olarak “nebî” kelimesinin çoğulu olup “peygamberler” anlamına geli ...
Bedevi sözlükte “çölde konup göçerek yaşayan kimse, Arap göçebesi” demektir. İlk defa Kur’ân-ı Kerîm’de, yerleşik hayat yaşayan Araplar’la bedevî Ara ...
Kur'an'da şöyle buyrulur: "Âyetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları gördüğünde, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan uzak dur. Eğ ...
Meryem sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 98 âyettir. İsmini, 16-29. âyetlerde kıssası anlatılan Hz. Meryem Aleyhisselam’dan alır. Mushaf tertibi itibarı ...
Kur'an'da insan uzuvlarının sorumluluğu şöyle bildiriliyor: "Kulak, göz ve gönül, bunların hepsi sorumludur." (İsrâ sûresi, 36) TEFSİR: Bu âyet-i k ...
Günümüzde İslâm düşmanları tarafından Kur’ân-ı Kerîm’in yakılması hâdiseleri, onların içinde bulundukları acziyet ve zavallılığın apaçık bir tezâhür ...