# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّكَ اِنْ تَذَرْهُمْ يُضِلُّوا عِبَادَكَ وَلَا يَلِدُٓوا اِلَّا فَاجِرًا كَفَّارًا | |
Türkçe Okunuşu * | İnneke in teżerhum yudillû ‘ibâdeke velâ yelidû illâ fâciran keffârâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Bırakacak olursan, onlar senin kullarını yoldan çıkarırlar ve ancak kendileri gibi ahlâksız, günahkâr ve azılı kâfir nesiller yetiştirirler.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Çünkü sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar; yalnız ahlâksız, nankör (insanlar) doğururlar (yetiştirirler).» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Doğrusu Sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar; sadece ahlaksız ve çok inkarcıdan başkasını doğurup yetiştirmezler." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Çünkü sen onları bırakırsan, kullarını saptırırlar; sadece ahlâksız ve kâfir kimseler yetiştirirler.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Zira sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar ve sadece ahlâksız ve kâfir çocuklar doğururlar." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Zira sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarıyorlar, ve nankör facirden başka da doğurmuyorlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Çünkü eğer sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar. Kötüden, öz kâfirden başka da evlâd doğurmaz (lar)». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Çünki sen onları bırakırsan, kullarını dalâlete düşürürler, hem günahkâr ve azılı kâfirden başkasını doğurmazlar (çocuklarını da öyle yetiştirirler).” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Çünkü sen, onları bırakırsan, senin kullarını sapıtırlar ve ancak bir nankör facir doğururlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Şüphe yok ki, sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve facirden, kâfirden başkasını da doğurmazlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Bırakacak olursan, onlar Senin kullarını yoldan çıkarırlar da ancak günahkâr ve nankör evlâtlar yetiştirirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "For, if Thou dost leave (any of) them, they will but mislead Thy devotees, and they will breed none but wicked ungrateful ones. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nuh Sûresi 27. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Ebedî mûcize Kur’ân-ı Kerîm, pek çok güzel özelliğe sahiptir. Bunlardan bir kısmını şöyle ifade etmek mümkündür: Kur’ân-ı Kerîm, Rahmân olan Alla ...
Burûc sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 22 ayettir. İsmini, birinci âyette geçip “burçlar” mânasına gelen الْبُرُوجُ (burûc) kelimesinden alır. Mushaf ...
Al-i İmran suresinin 19. ayetinde şöyle buyrulmaktadır: “Allah Katında Tek Din İslam’dır” Ayetinin Arapçası اِنَّ الدّ۪ينَ عِنْدَ اللّٰهِ الْاِسْلَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الدّ۪ينَ عِنْدَ اللّٰهِ الْاِسْلَامُ۠ Allah nezdinde hak din İslam’dır. (Âl-i İmrân, 3/19) TEK HAK DİN: İSLAM Bi ...
Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i: “Kur’an okuyunuz. Çünkü Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatç ...