# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَوْ يُزَوِّجُهُمْ ذُكْرَانًا وَاِنَاثًاۚ وَيَجْعَلُ مَنْ يَشَٓاءُ عَق۪يمًاۜ اِنَّهُ عَل۪يمٌ قَد۪يرٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Ev yuzevvicuhum żukrânen ve-inâśâ(en)(s) ve yec’alu men yeşâu ‘akîmâ(en)(c) innehu ‘alîmun kadîr(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yahut erkekli, kızlı, ikisinden de verir. Dilediğini de kısır bırakır. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, her şeye gücü yetendir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yahut onları, hem erkek hem de kız çocukları olmak üzere çift verir. Dilediğini de kısır kılar. O, her şeyi bilendir, her şeye gücü yetendir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yahut hem kız hem erkek çocuk verir, dilediğini de kısır kılar. O, bilendir, her şeye Kadir'dir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Yahut o çocukları erkekler, dişiler olmak üzere çift verir, dilediği kimseyi de kısır yapar. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilendir, hakkıyla gücü yetendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yahut Allah onları erkek ve kız olmak üzere çift verir, dilediğini de kısır yapar. Şüphesiz ki O her şeyi bilir. O'nun her şeye gücü yeter. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yâhud da onları erkekli dişili ikizler, dilediğini de akım kılar, her halde onun ılmi çok, kudretine nihâyet yoktur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Yahud (o çocukları) erkekler, dişiler olmak üzere çift verir. Kimi de dilerse onu kısır bırakır. Şübhesiz O, hakkıyle bilendir, (her şey'e) kaadirdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Veya onları erkekler ve kızlar olmak üzere (berâber) çift (ikiz) olarak verir. Dilediğini de kısır bırakır. Muhakkak ki O, Alîm (hakkıyla bilen)dir, Kadîr (herşeye gücü yeten)dir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yahud da o evlâdları, erkekli dişili ikizler halinde verir. Dilediği kimseyi de kısır bırakır. Muhakkak ki O, Alîm'dir= her şeyi bilir, Kadîr'dir= her şeye gücü yeter. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Veyahut onları erkekler ve dişiler olarak çift eder ve dilediğini de kısır kılar. Şüphe yok ki O, alîmdir, kâdirdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yahut erkekli, kızlı, ikisinden de verir. Dilediğini de kısır bırakır. Çünkü Onun ilmi herşeyi kuşatır, kudreti herşeye yeter. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Or He bestows both males and females, and He leaves barren whom He will: for He is full of Knowledge and Power. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şûrâ Sûresi 50. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 70. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 70. Ayet Arapça: وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي اٰدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ ...
İsra suresinin 66. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 66. Ayet Arapça: رَبُّكُمُ الَّذ۪ي يُزْج۪ي لَكُمُ الْفُلْكَ فِي الْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا مِنْ ...
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...