# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَا يُوثِقُ وَثَاقَهُٓ اَحَدٌۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Velâ yûśiku ve śâkahu ehad(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O’nun vuracağı bağı hiç kimse vuramaz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O'nun vuracağı bağı kimse vuramaz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Hiç kimse O'nun vurduğu bağ gibisini bağlayamaz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onun vuracağı bağı kimse vuramaz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onun vuracağı bağı kimse vuramaz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve onun vurduğu bağı kimse vuramaz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onun vurduğu bağ gibi de kimse bağ vuramaz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve O'nun bağı gibi, hiçkimse bağ vuramaz! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ve O'nun vurduğu bağı kimse vuramaz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve O'nun vuracağı bend ile kimse bend vurabilemez. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onun vuracağı zinciri hiç kimse vuramaz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And His bonds will be such as none (other) can bind. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Fecr Sûresi 26. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَلَمَّا ذَهَبَ عَنْ اِبْرٰه۪يمَ الرَّوْعُ وَجَٓاءَتْهُ الْبُشْرٰى يُجَادِلُنَا ف۪ي قَوْمِ لُوطٍۜ İbrahim cidden ağır ba ...
Her vesileyle kullarını hayra teşvik eden Rabbimiz, kullarına iyiliği öğretmek üzere şöyle buyuruyor: KUR’AN’IN ÖZETİ SAYILAN AYET-İ KERİME “İyilik, ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَخَذَ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَاَصْبَحُوا ف۪ي دِيَارِهِمْ جَاثِم۪ينَۙ كَاَنْ لَمْ يَغْنَوْا ف۪يهَاۜ اَلَٓا اِنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنّ۪ي تَوَكَّلْتُ عَلَى اللّٰهِ رَبّ۪ي وَرَبِّكُمْۜ مَا مِنْ دَٓابَّةٍ اِلَّا هُوَ اٰخِذٌ بِنَاصِيَتِهَاۜ اِنَّ رَبّ۪ي عَ ...
Rahmân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 78 âyettir. İsmini 1. âyette geçen Allah Teâlâ’nın اَلرَّحْمٰنُ (Rahmân) ism-i şerîfinden alır. Bu isim, sûren ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ رَبِّ اِنّ۪ٓي اَعُوذُ بِكَ اَنْ اَسْـَٔلَكَ مَا لَيْسَ ل۪ي بِه۪ عِلْمٌۜ وَاِلَّا تَغْفِرْ ل۪ي وَتَرْحَمْن۪ٓي اَكُنْ ...