# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَعَدَّ اللّٰهُ لَهُمْ جَنَّاتٍ تَجْر۪ي مِنْ تَحْتِهَا الْاَنْهَارُ خَالِد۪ينَ ف۪يهَاۜ ذٰلِكَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | E’adda(A)llâhu lehum cennâtin tecrî min tahtihâ-l-enhâru ḣâlidîne fîhâ(c) żâlike-lfevzu-l’azîm(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Allah, onlar için altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetler hazırlamıştır. En büyük kurtuluş ve başarı işte budur. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Allah, onlara içinde ebedî kalacakları ve zemininden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte büyük kazanç budur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah onlara temelli kalacakları, içlerinden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. Büyük kurtuluş budur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah onlara, içinde ebedî kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu büyük başarıdır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah onlara, altından ırmaklar akan cennetler hazırladı. İçlerinde ebedi kalacaklar. İşte o büyük kurtuluş budur. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Allah onlara altından nehirler akar cennetler hazırladı içlerinde muhalled olacaklar, işte o fevziazîm, bu |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Allah onlar için — kendileri içinde ebedî kalıcı olmak üzere — altından ırmaklar akan cennetler hazırladı. İşte bu, en büyük seâdetdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Allah onlar için, altlarından ırmaklar akan Cennetler hazırladı; orada ebedî olarak kalıcıdırlar. İşte büyük kurtuluş budur! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Allah, onlara (ağaçları) altlarından nehirler akan cennetler hazırladı; içlerinde ebedî olarak kalacaklar. İşte bu, en büyük saadettir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah Teâlâ onlar için altından ırmaklar akar cennetler hazırlamıştır. Orada ebedîyen kalıcılardır. İşte en büyük necât budur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Allah onlar için, ebediyen kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan Cennetler hazırlamıştır. Asıl büyük bahtiyarlık işte budur. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Allah hath prepared for them gardens under which rivers flow, to dwell therein: that is the supreme felicity. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tevbe Sûresi 89. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...