# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَلَمَّٓا اٰتٰيهُمْ مِنْ فَضْلِه۪ بَخِلُوا بِه۪ وَتَوَلَّوْا وَهُمْ مُعْرِضُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Felemmâ âtâhum min fadlihi beḣilû bihi vetevellev vehum mu’ridûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Derken, Allah onları lutf u keremiyle zengin kılınca cimrileştiler ve yüz çevirerek sözlerinden gerisin geri döndüler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Fakat Allah lütfundan onlara (zenginlik) verince, onda cimrilik edip (Allah'ın emrinden) yüz çevirerek sözlerinden döndüler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah onlara bol nimetinden verince, cimrilik ettiler, yüz çevirdiler. Zaten dönektirler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Fakat Allah, lütuf ve kereminden onlara verince, onda cimrilik ettiler ve yüz çevirerek dönüp gittiler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ne zaman ki, Allah lutfedip onlara ihsanda bulundu, onlar da cimrilik edip yüz çevirdiler ve zaten yan çizip duruyorlardı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Vaktaki Allah fadlından istediklerini verdi, buhl edib yüz çevirdiler, ve zaten yan çizib duruyorlardı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Allah, kendilerine fazl-ü inayetinden verince de onunla cimrilik edib (tâat-i ilâhiyyeye) arka çevirdiler. Onlar öyle dönekdirler! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Fakat (Allah) fazlından onlara verince, onda cimrilik ettiler ve onlar (Allah'a itâatten) yüz çeviren kimseler olarak (sözlerinden) döndüler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ne zamanki Allah, kereminden istediklerini verdi, cimrilik edip yüz çevirdiler. Zaten yan çizip duruyorlardı. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Vaktâ ki, Allah Teâlâ onla- ra fazlından ihsan buyurdu, onunla cimrilikte bulundular, ve yüz çevirdiler. Ve zâten onlar yüz döndürür kimselerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Allah onlara lütfuyla zenginlik verdiğinde ise cimrilik ettiler ve arkalarını dönüp gittiler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But when He did bestow of His bounty, they became covetous, and turned back (from their covenant), averse (from its fulfilment). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tevbe Sûresi 76. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...