# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذَا مَٓا اُنْزِلَتْ سُورَةٌ نَظَرَ بَعْضُهُمْ اِلٰى بَعْضٍۜ هَلْ يَرٰيكُمْ مِنْ اَحَدٍ ثُمَّ انْصَرَفُواۜ صَرَفَ اللّٰهُ قُلُوبَهُمْ بِاَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَفْقَهُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżâ mâ unzilet sûratun nazara ba’duhum ilâ ba’din hel yerâkum min ehadin śümme-nsarafû(c) sarafa(A)llâhu kulûbehum bi-ennehum kavmun lâ yefkahûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yine onlar, bir sûre indirildiği zaman, birbirlerine göz kırpar, “Acaba bizi gören biri var mı?” diye endişeyle etraflarına bakınır, sonra da sıvışır giderler. Halbuki Allah, gerçeği anlamayan, idrak yoksunu bir gürûh oldukları için onların kalplerini imandan çevirmiştir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bir sûre indirildiği zaman, (göz kırpıp alay ederek) birbirlerine bakar (ve): (Çevreden) sizi birisi görüyor mu? diye sorarlar, sonra da (sıvışıp) giderler. Anlamayan bir kavim oldukları için Allah onların kalplerini (imandan) çevirmiştir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bir sure inince, "Sizi bir kimse görüyor mu?" diye birbirlerine bakarlar, sonra dönüp giderler. Anlamaz bir güruh olmalarına karşılık Allah onların kalblerini imandan döndürmüştür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bir sûre indirildi mi, “Sizi bir kimse görüyor mu?” diye birbirlerine göz ederler, sonra da sıvışıp giderler. Anlamayan bir toplum olmalarından dolayı, Allah onların kalplerini çevirmiştir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Aleyhlerinde bir sûre indirilince, "Sizi birisi görüyor mu?" diye birbirlerine göz ederler, sonra da sıvışır giderler. Allah onların kalblerini (imandan) çevirmiştir. Bu yüzden onlar anlayışsız bir kavimdirler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir Sûre indirildimi sizi birisi görüyormu? «diye birbirlerine göz ederler, sonra» sivişir giderler, Allah kalblerini burkmuştur, çünkü bunlar Fıkhı istemez kimselerdir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Aleyhlerinde) bir sûre indirilince birbirine bakarlar da «Sizi bir kimse görmüyor mu?» (diye de endîşe ederler) ve sonra (rüsvay olmakdan korkarak sıvışıb) giderler. Allah onların gönüllerini ters çevirmiş. Çünkü onlar öyle bir kavmdir ki ince anlamazlar. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki (haklarında) bir sûre indirildiği zaman, birbirlerine (göz kırparak)bakıp: “Sizi birisi görüyor mu?” (derler), sonra da savuşurlar. Gerçekten onlar (hakkı birtürlü) anlamayan bir kavim oldukları için Allah onların kalblerini (küfürleri sebebiyleîmandan) çevirmiştir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Münafıkların kabahatını anlatan bir Sûre indirildiği zaman, birbirlerine bakıp: “-Müminlerden sizi gören oluyor mu? “diye işaretleşirler. (Gören yoksa) hemen sıvışır giderler. Allah, onların kalblerini, imanı kabulden çevirmiştir: Çünkü onlar, gerçeği anlamayan kimselerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve her ne zaman bir sûre indirilince bazıları bazılarına bakıverirler, sizi bir kimse görüyor mu diye endişede bulunurlar. Sonra da savuşup giderler. Allah Teâlâ onların kalplerini çevirmiştir. Çünkü onlar öyle bir kavimdirler ki, güzelce anlayamazlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bir sûre indirildiğinde, “Bizi gören var mı?” diye birbirlerine bakar, sonra da sıvışırlar. Onlar öylesine bir anlayışsızlar güruhudur; onun için de Allah onların kalplerini haktan uzaklaştırmıştır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Whenever there cometh down a Sura, they look at each other, (saying), "Doth anyone see you?" Then they turn aside: Allah hath turned their hearts (from the light); for they are a people that understand not. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tevbe Sûresi 127. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: وَاَنْ اَقِمْ وَجْهَكَ لِلدّ۪ينِ حَن۪يفًاۚ وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَ “Ve yüzünü hak dine çevir, sakın müşrikler ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الَّذ۪ينَ كَذَّبُوا بِاٰيَاتِ اللّٰهِ فَتَكُونَ مِنَ الْخَاسِر۪ينَ Asla Allah’ın âyetlerini yalan ...
Ayet-i kerimede buyrulur: فَقَالُوا عَلَى اللّٰهِ تَوَكَّلْنَاۚ رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلْقَوْمِ الظَّالِم۪ينَۙ وَنَجِّنَا بِرَحْمَتِكَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: فَاِنْ تَوَلَّيْتُمْ فَمَا سَاَلْتُكُمْ مِنْ اَجْرٍۜ اِنْ اَجْرِيَ اِلَّا عَلَى اللّٰهِۙ وَاُمِرْتُ اَنْ اَكُونَ مِنَ الْم ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَٓا اِنَّ اَوْلِيَٓاءَ اللّٰهِ لَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَۚ Bilesiniz ki Allah’ın dostlarına hiçbir ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ قَدْ جَٓاءَتْكُمْ مَوْعِظَةٌ مِنْ رَبِّكُمْ وَشِفَٓاءٌ لِمَا فِي الصُّدُورِ وَهُدًى وَرَحْمَةٌ لِلْ ...