Sâffât Sûresi 160-163. Ayet Tefsiri


160-163 / 182


Sâffât Sûresi Hakkında

Saffât sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 182 âyettir. İsmini 1. âyette geçen ve saf tutmuş varlıklardan bahseden الصَّٓافَّاتُ (sâffât) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 37, iniş sırasına göre 56. sûredir.

Sâffât Sûresi Konusu

Sûre Allah’ın birliğini vurgulayarak söze başlar. Mahşer yerinden, cennet ve cehennemden acı ve tatlı insan manzaraları sunarak âhiretin gerçekliğini ortaya koyar. Hz. Nûh, Hz. İbrâhim, Hz. Mûsâ ve Hz. Hârûn, Hz. İlyâs, Hz. Lut ve Hz. Yûnus’un kıssalarından kesitler takdim ederek, bir taraftan Resûlullah (s.a.s.)’in getirdiği ilâhî bilgilerin doğruluğunu belirtirken, bir taraftan da Peygamber ve mü’minleri sabır ve azimle davalarının müdâfii olmaya teşvik eder. Çünkü Allah, daha önce de olduğu gibi, şimdi de Peygamber ve ona inananlara mutlaka yardım edecek ve onları galip kılacaktır.

Sâffât Sûresi Nuzül Sebebi

         Mushaftaki sıralamada otuz yedinci, iniş sırasına göre elli altıncı sûredir. En‘âm sûresinden sonra, Lokman sûresinden önce Mekke’de inmiştir.

اِلَّا عِبَادَ اللّٰهِ الْمُخْلَص۪ينَ ﴿١٦٠﴾
فَاِنَّكُمْ وَمَا تَعْبُدُونَۙ ﴿١٦١﴾
مَٓا اَنْتُمْ عَلَيْهِ بِفَاتِن۪ينَۙ ﴿١٦٢﴾
اِلَّا مَنْ هُوَ صَالِ الْجَح۪يمِ ﴿١٦٣﴾
Karşılaştır 160: Ancak Allah’ın ihlâsa erdirdiği kulları hariç! Onlar böyle yakıştırmalarda bulunmaz; aksine Rablerini şânına lâyık sıfatlarla yüceltirler.
Karşılaştır 161: Ey müşrikler! Siz de, taptıklarınız da,
Karşılaştır 162: Allah’a karşı kimseyi azdırıp yoldan çıkaracak bir kuvvete sahip değilsiniz.
Karşılaştır 163: Siz ancak ille de cehennemi boylayıp orada kavrulmak isteyen azgınları saptırabilirsiniz.

TEFSİR:

Allah’ın ihlaslı kulları, önceki âyetlerde ele alınan bâtıl ve saçma inançlardan uzak dururlar. Çünkü onlar hakiki tevhid anlayışına sahiptirler. Allah’ı isim ve sıfatlarıyla nasıl ise öyle tanıma lütfuna erişmişlerdir. Bu bakımdan bâtıl ve temelsiz inançların ve bu inançların taraftarlarının, bu kullar üzerinde menfi bir tesiri olamaz, onların ayağını kaydıramaz. Bu saptırma ve ayak kaydırma gayretleri, ancak tuttuğu yol itibariyle “cehennemi boylayacaklar” üzerinde tesirli olacaktır. Dolayısıyla bu âyetlerde bir taraftan kâfirlerin mü’minler üzerindeki kötü emelleri kırılmak istenir. Bir taraftan da mü’minlere metanet verilerek, aynı zamanda düşmanlara karşı uyanık ve dirençli olmaları tavsiye edilir.

Meleklerin gerçek mâhiyet ve kimliğini sorarsanız:
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/kuran-i-kerime-muhabbet-ve-tazim-nasil-olmalidir-197645-m.jpg
Kur’an-ı Kerim’e Muhabbet ve Tazim Nasıl Olmalıdır?

Bizler için örnek şahsiyetler olan ashâb-ı kirâmın ve evliyâullâhın Kur’ân-ı Kerîm’e karşı hissettikleri büyük mes’ûliyet duygusu, onu ne derecede hay ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/hicr-suresinin-21-ayeti-ne-anlatiyor-197619-m.jpg
Hicr Suresinin 21. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا عِنْدَنَا خَزَٓائِنُهُۘ وَمَا نُنَزِّلُهُٓ اِلَّا بِقَدَرٍ مَعْلُومٍ Her şeyin hazineleri sade ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/ummetin-en-sereflileri-hadisi-197615-m.jpg
“Ümmetin En Şereflileri” Hadisi

Kur’ân-ı Kerîm’i, her devirde milyonlarca hâfız ezberlemiştir. Müsteşriklerin dahî îtirâf ettikleri gibi[1] bu durum, yeryüzünde hiçbir kitaba nasîb o ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/hicr-suresinin-9-ayeti-ne-anlatiyor-197610-m.jpg
Hicr Suresinin 9. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/insanliga-son-cagri-197603-m.jpg
İnsanlığa Son Çağrı

Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/ibrahim-suresinin-44-ayeti-ne-anlatiyor-197579-m.jpg
İbrahim Suresinin 44. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...