# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | مَا عَلَى الرَّسُولِ اِلَّا الْبَلَاغُۜ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ مَا تُبْدُونَ وَمَا تَكْتُمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Mâ ‘alâ-rrasûli illâ-lbelâġ(u)(k) va(A)llâhu ya’lemu mâ tubdûne vemâ tektumûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Peygamberin vazîfesi sadece tebliğ etmektir. Allah açığa vurduğunuz şeyleri de, gizlediğiniz şeyleri de bilir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Resûle düşen (vazife), ancak duyurmadır. Allah açıkladığınızı da gizlediğinizi de bilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Peygamberin görevi sadece tebliğ etmektir. Allah, sizin açıkladıklarınızı da gizlediklerinizi de bilir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Peygamberin üzerine düşen ancak tebliğdir. Allah, sizin açıkladığınızı da, gizlediğinizi de bilir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Peygamber'in üzerine düşen sadece duyurmadır. Allah, açıkladıklarınızı da gizlediklerinizi de bilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Peygamberin üzerindeki ancak bir tebliğdir, açıkladığınız ve gizlediğiniz şeylerin hepsini bilecek olan ise ancak Allahdır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Peygamberin üzerinde tebliğden başka (hiç bir vazîfe) yokdur. Allah ne açıklar, ne gizlerseniz (hepsini) bilir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Peygambere düşen ancak tebliğdir. Çünki Allah, neyi açıklar ve (kalblerinizde)neyi gizlerseniz, bilir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Peygamberin üzerinizdeki (görevi) ancak ilâhi emirleri tebliğdir. Allah, açıkladığınız ve gizlediğiniz sözlerle hareketlerinizin hepsini bilir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Peygamber'in üzerine tebliğden başka yoktur. Ve Allah Teâlâ ise açıkladığınız şeyi de gizlediğiniz şeyi de bilir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Peygambere düşen, ancak bildirmekten ibarettir. Allah ise sizin açığa vurduğunuzu da bilir, gizlediğinizi de. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | The Messenger.s duty is but to proclaim (the message). But Allah knoweth all that ye reveal and ye conceal. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mâide Sûresi 99. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...