# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَيَقُولُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اَهٰٓؤُ۬لَٓاءِ الَّذ۪ينَ اَقْسَمُوا بِاللّٰهِ جَهْدَ اَيْمَانِهِمْۙ اِنَّهُمْ لَمَعَكُمْۜ حَبِطَتْ اَعْمَالُهُمْ فَاَصْبَحُوا خَاسِر۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Veyekûlu-lleżîne âmenû ehâulâ-i-lleżîne aksemû bi(A)llâhi cehde eymânihim(ﻻ) innehum leme’akum(c) habitat a’mâluhum feesbehû ḣâsirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O zaman mü’minler hayretle aralarında şöyle söylenirler: “Var güçleriyle Allah’a yemin edip, biz müslümanlarla beraber olduklarını söyleyenler bunlar değil miydi?” Onların bütün yaptıkları boşa gitti, böylece kayebedenlerden oldular. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (O zaman) iman edenler: «Bunlar mıdır sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle yemin edenler?» diyeceklerdir. Onların bütün yaptıkları boşa gitmiştir de kaybedenlerden olmuşlardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İnananlar, "Sizinle beraber olduklarına bütün güçleriyle Allah'a yemin edenler bunlar mıdır?" derler. Onların amelleri boşa gitmiş ve kaybeden kimseler olmuşlardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (O zaman) iman edenler derler ki: “Sizinle beraber olduklarına dair var güçleriyle Allah’a yemin edenler şunlar mı?” Bunların çabaları boşa çıkmıştır. Böylece ziyan edenler olmuşlardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İman edenler: "Sizinle beraber olduklarına dair, Allah'a bütün güçleriyle yemin edenler bunlar mı?" derler. Onların bütün amelleri boşa gitmiştir ve kaybedenlerden olmuşlardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Mü'minler de hâ, derler: Şunlar mı o, sizinle beraber olduklarına olanca yeminleriyle Allaha yemin edenler?, bütün çabaladıkları boşuna gitti de husran içinde kaldılar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İman edenler de diyecek (ler) ki: «Her halde sizinle berâbe olduklarına dâir (zaman zaman) yeminlerini te'kîde çalışarak Allaha and içenler bunlar mı? Onların bütün yapdıkları boşuna gitmiş, bu suretle onlar en büyük zarara uğrayan (insan) lar olmuşlardır». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Îmân edenler ise (ehl-i kitâba dostluk gösteren münafıkların hâllerine şaşarak)şöyle derler: “Doğrusu kendilerinin, gerçekten sizinle berâber olduklarına bütün güçleriyle Allah'a yemîn edenler bunlar mıdır?” Onların amelleri boşa gitmiş, artık hüsrâna uğrayan kimseler olmuşlardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Münafıkların hali açığa çıkınca müminler birbirlerine şöyle diyeceklerdir: “- Sizinle beraber olduklarına, kuvvetli yeminleriyle, Allah'a yemin edenler şunlar mı? onların bütün yapatıkları boşa çıktı da âhirette hüsran (perişanlık) içinde kaldılar.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İmân edenler de diyeceklerdir ki, «Sizinle beraber olduklarına dair galiz yeminler ile Allah Teâlâ'ya kasem eden kimseler şunlar mıdır?» Onların ise amelleri bâtıl olmuş, ziyana uğramış kimseler olmuşlardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O zaman mü'minler de “Şunlar değil miydi bizimle beraber olduklarına dair var güçleriyle yemin edenler?” derler. Onların bütün işledikleri boşa çıkmış, böylece hüsrana düşmüşlerdir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And those who believe will say: "Are these the men who swore their strongest oaths by Allah, that they were with you?" All that they do will be in vain, and they will fall into (nothing but) ruin. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mâide Sûresi 53. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 70. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 70. Ayet Arapça: وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي اٰدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ ...
İsra suresinin 66. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 66. Ayet Arapça: رَبُّكُمُ الَّذ۪ي يُزْج۪ي لَكُمُ الْفُلْكَ فِي الْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا مِنْ ...
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...