# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدٰىۘ | |
Türkçe Okunuşu * | İnne ‘aleynâ lelhudâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Doğru yola göstermek elbette bizim işimizdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 12, 13. Doğru yolu göstermek bize aittir. Şüphesiz ahiret de dünya da bizimdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bize düşen sadece doğru yolu göstermektir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz bize düşen sadece doğru yolu göstermektir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Doğru yolu göstermek muhakkak bize aittir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her halde doğruyu göstermek bize |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhesiz bize âid olan, her halde doğru yol (u göstermekdir). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Muhakkak ki bize düşen, elbette doğru yolu göstermektir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Muhakkak ki bize düşen, doğru yolu göstermektir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki hidâyet yolunu göstermek Bize aittir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Doğru yola iletmek Bize aittir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Verily We take upon Ourselves to guide, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Leyl Sûresi 12. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...
Zengin kelimesi sözlükte, “Parası, malı çok olan; varlıklı, yokluksuz, variyetli” demektir. Fıkıhta ise zenginlik, “aslî ihtiyaçlardan fazla mala sah ...