Meal | Sure | Ayet | Karşılaştır |
---|---|---|---|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 8 | Allah ki, kendisinden başka hiçbir ilâh yoktur. En güzel isimler O’na aittir. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 9 | Rasûlüm! Mûsâ’nın haberi sana geldi mi? |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 10 | Hani o, gece çölde yol alırken uzaktan bir ateş görmüştü de âilesine: “Siz burada bekleyin. Gözüme bir ateş ilişti; belki size oradan bir kor parçası getiririm, yahut ateşin yanında bize yol gösterecek birini bulurum” demişti. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 11 | Ateşin yanına varınca kendisine: “Ey Mûsâ!” diye nidâ edildi: |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 12 | “Şüphesiz ben senin Rabbinim. Haydi ayakkabılarını çıkar; çünkü sen mukaddes Tuvâ Vâdisi’nde bulunuyorsun!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 13 | “Ben seni peygamber seçtim. Şimdi sana vahyolunacakları dinle:” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 14 | “Şüphesiz ben Allahım. Benden başka ilâh yoktur. Öyleyse yalnız bana kulluk et, beni anmak için de namaz kıl!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 15 | “Kıyâmet mutlaka kopacaktır. Ancak herkese dünyada yapıp ettiklerinin karşılığı en âdil biçimde verilmesi için onun vaktini gizli tutuyorum.” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 16 | “O halde kıyâmete inanmayan ve nefsânî arzularının peşinden gidenler, ona inanmaktan ve onunla ilgili gerçekleri anlatmaktan sakın seni alıkoymasın! Yoksa helâk olursun!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 17 | Allah: “Şu sağ elindeki de ne ey Mûsâ?” diye sordu. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 18 | Mûsâ: “O benim asamdır; yürürken ona yaslanırım, onunla davarlarıma yaprak silkelerim; ayrıca onunla daha pek çok ihtiyaçlarımı karşılarım” dedi. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 19 | Allah: “Onu yere at ey Mûsâ!” diye emretti. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 20 | Mûsâ da hemen onu yere attı. Bir de ne görsün: asa hızla kıvrılıp giden kocaman bir yılan oluvermiş! |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 21 | Allah şöyle buyurdu: “Tut onu! Korkma! Biz onu tekrar eski hâline çevireceğiz.” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 22 | “Şimdi de elini koynuna sok; bir başka mûcize olarak o, kusursuz ve lekesiz bir biçimde bembeyaz çıkıversin!” |
|
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...