# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | مِنْ وَرَٓائِهِمْ جَهَنَّمُۚ وَلَا يُغْن۪ي عَنْهُمْ مَا كَسَبُوا شَيْـًٔا وَلَا مَا اتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللّٰهِ اَوْلِيَٓاءَۚ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظ۪يمٌۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Min verâ-ihim cehennem(u)(s) velâ yuġnî ‘anhum mâ kesebû şey-en velâ mâ-tteḣażû min dûni(A)llâhi evliyâ/(e)(s) velehum ‘ażâbun ‘azîm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Cehennem de arkalarında, onları beklemektedir! Artık ne kazandıkları şeylerin, ne de Allah’tan başka edindikleri dostların onlara bir faydası olur. Onlar için büyük bir azap vardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ötelerinde de cehennem vardır. Kazandıkları şeyler de, Allah'ı bırakıp edindikleri dostlar da onlara hiçbir fayda vermez. Büyük azap onlaradır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 9,10. Ayetlerimizden bir şey öğrendiğinde onu alaya alır. İşte bunlara alçaltıcı bir azap ve ardından da cehennem vardır. Kazandıkları şeyler de, Allah'ı bırakıp edindikleri dostlar da onlara bir fayda vermez. Büyük azap onlaradır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Arkalarında da cehennem vardır. Dünyada kazandıkları ve Allah’tan başka edindikleri dostlar onlara hiçbir fayda vermez. Onlar için elbette büyük bir azap vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ötelerinde cehennem var. Ne kazandıkları şeyler, ne de Allah'tan başka edindikleri dostlar, kendilerinden hiçbir şeyi (azabı) kaldıramaz. Onlar için büyük bir azab vardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Peşlerinde Cehennem ve onlardan ne kazandıkları bir şey def'edebilir, ne de Allahdan başka evliya edindikleri şeyler, hem onlara azîm bir azâb var |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | önlerinde cehennem. Onların ne kazandıkları şeyler, ne de Allâhı bırakıb da dostlar edindikleri nesneler kendilerinden hiçbir şey'i def'edemez. Onların hakkı büyük bir azâbdır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Önlerinde Cehennem vardır! Ne kazandıkları şeyler, ne de Allah'ı bırakarak edindikleri dostlar (o gün) kendilerine bir fayda verebilir. Çünki onlar için (pek) büyük bir azab vardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ötelerinde cehennem var. Ne kazandıkları şeyler, ne de Allah'dan başka edindikleri dostlar, kendilerinden hiç bir şeyi (azabı) kaldıramaz. Onlar için büyük bir azab vardır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Arkalarından cehennem vardır. Onlardan ne kazanmış oldukları şeyler ve ne de Allah'ın gayrı ittihaz etmiş oldukları dostlar, bir şeyi bertaraf edemiyecektir. Onlar için pek büyük bir azab vardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cehennem de arkalarında, onları beklemektedir. Ne kazandıkları şeylerin onlara bir faydası olur, ne de Allah'tan başka edindikleri dostların. Onlar için ancak büyük bir azap vardır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | In front of them is Hell: and of no profit to them is anything they may have earned, nor any protectors they may have taken to themselves besides Allah. for them is a tremendous Penalty. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Câsiye Sûresi 10. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...