Yunus Sûresi 36. Ayet Tefsiri


36 / 109


Yunus Sûresi Hakkında

Yûnus sûresi Mekke’de inmiştir. 109 âyettir. İsmini, 98. âyette zikri geçen Yûnus (a.s.)’dan almıştır. Mushaf tertibine göre 10, nüzûl sırasına göre 51. sûredir.

Yunus Sûresi Konusu

 Sûre ağırlıklı olarak itikâdî mevzuları ele alır. Kâinattaki kudret ve azamet tecellilerine ibret nazarıyla bakarak tek olan Allah’ı tanımanın, O’na inanıp kulluk etmenin, şirki ve putperestliği terk etmenin ehemmiyetini; bu sebeple ilâhî tâlimatları insanlığa ulaştırmakla vazifeli olan Peygamberlerin davetine kulak vermenin lüzûmunu beyân eder. Peygamber’in davetine icâbet edenlerle etmeyenlerin âhirette karşılaşacakları iyi veya kötü âkıbeti haber verir. Hâsılı sûre tevhid, nübüvvet ve âhiret ekseninde döner durur. Hz. Nûh, Hz. Mûsâ-Hz. Hârûn ve Hz. Yûnus kıssalarına kısaca temasla da vereceği mesajları misâllendirerek pekiştirir.

Yunus Sûresi Nuzül Sebebi

         Mushaftaki sıralamada onuncu, iniş sırasına göre elli birinci sûredir. İsrâ sûresinden sonra, Hûd’dan önce Mekke’de, büyük bir ihtimalle hicretten iki yıl önce nâzil olmuştur. 40. âyetle 94-96. âyetlerin Medine’de nüzûlüne dair rivayetler de vardır.

وَمَا يَتَّبِعُ اَكْثَرُهُمْ اِلَّا ظَنًّاۜ اِنَّ الظَّنَّ لَا يُغْن۪ي مِنَ الْحَقِّ شَيْـًٔاۜ اِنَّ اللّٰهَ عَل۪يمٌ بِمَا يَفْعَلُونَ ﴿٣٦﴾
Karşılaştır 36: Onların çoğu, hiçbir dayanağı olmayan zandan başka bir şeye uymazlar. Zan ise, gerçek adına hiçbir şey ifade etmez. Hiç şüphesiz Allah, onlar ne yapıyorsa hepsini hakkiyle bilmektedir.

TEFSİR:

Böyle hüküm vermelerinin sebebi, doğru bilgiye göre değil, yanlış zanlarına tabi olarak hareket etmeleridir. Halbuki gerçek başka, zan başkadır. Zan gerçeğin yerini tutamaz. Mesela onlar putlarının şefaatçi olacaklarını zannedebilirler. Fakat bu zanları, onlardan azabı defedemez. Kıyamet günü bunların şefaat etme yetkilerinin olmadığını gördüklerinde gerçekle yüz yüze gelirler.

Nitekim Hz. Mevlânâ, kişinin hayâlini gerçek sanması ve gerçeği bırakıp zanna uymasındaki tuhaflığı şöyle bir misalle izah eder:

Hz. Ömer’in halife olduğu zamanlarda, Ramazan ayı geldi. Bir kaç kişi, hilali görmek için bir dağın tepesine çıktılar. Oruç ayının hilalini görüp onu insanlara haber vermek ve ramazana başlamak istiyor­lardı. İçlerinden biri:

“Ya Ömer, işte hilal, şuracıkta!” dedi. Hz. Ömer dikkatlice baktı; yeni ayı gökte göremeyince:

“- O, ay senin hayalinde göründü. Ben gökyüzünü senden daha iyi görürüm. Fakat yeni ayı bir türlü göremiyorum. Bir zahmet elini ıslat da başına sür, ondan sonra yeni ay tarafına bak.” Adam elini ıslattı, başına, yüzüne sürdü. Baktı; bu kez ayı göremedi, “Ey müminlerin em­iri!” dedi, “ay yok, görünmez oldu.” Hz. Ömer: “Evet” dedi, “Kaşının bir kılı kıvrılmış, gözünün önüne gelmişti; o kıl sana bir vehim oku attı.” Böylece kıvrılmış bir kıl onu şaşırttı da adamcağız hilali gördüm davasına kalkıştı. Kıvrılmış basit bir kıl gökyüzüne perde olursa, senin her uzvun, her cüz’ün eğri olunca perişan halini bir düşün? Doğrulara uy da, vücudunun eğriliklerini düzelt.” (Mevlânâ, Mesnevî, 112-121. beyitler)

Âyetteki “Onların çoğu” ifadesi, bazı müşriklerin aslında Allah’ın birliği, Hz. Muhammed (s.a.s.)’in peygamberliği, âhiretin varlığı gibi hususlarda Peygamber (s.a.s.)’in verdiği haberlerin doğruluğunu; putların fayda veya zarar veremez varlıklar olduğunu bildiklerine; fakat dünyevî çıkarlarına zarar geleceği endişesiyle İslâm’a karşı çıktıklarına işaret etmektedir.

Esasen, bir kısım yanlış önyargı ve nefsânî hesaplardan sıyrılıp akl-ı selimle bakıldığında, şirki yasaklayıp tek Allah’a kulluğa çağırmak üzere gelen Kur’ân-ı Kerîm’in hak söz olduğunu kabulde kimse zorlanmayacaktır:

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-72-ayeti-ne-anlatiyor-195071-m.jpg
Enâm Suresinin 72. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-68-ayeti-ne-anlatiyor-195024-m.jpg
Enâm Suresinin 68. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-59-ayeti-ne-anlatiyor-195002-m.jpg
Enâm Suresinin 59. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/kaf-suresinin-tefsiri-195001-m.jpg
Kaf Suresinin Tefsiri

Kâf sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 45 âyettir. İsmini 1. âyette geçen ق (Kāf) harfinden alır. Resmî tertîbe göre 50, iniş sırasına göre 34. sûredir. ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2020/03/yasin-suresinin-okunusu-ve-anlami-171428-m.jpg
Yasin Suresinin Okunuşu ve Anlamı

Yasin suresi Mekke’de nazil olmuştur. 83 ayettir. İsmini birinci ayette geçen يٰسٓ (Yasin) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, nüzul (İniş) sırası ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-46-ayeti-ne-anlatiyor-194995-m.jpg
Enam Suresinin 46. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ اَرَاَيْتُمْ اِنْ اَخَذَ اللّٰهُ سَمْعَكُمْ وَاَبْصَارَكُمْ وَخَتَمَ عَلٰى قُلُوبِكُمْ مَنْ اِلٰهٌ غَيْرُ اللّٰهِ يَأ ...