# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَا ذٰلِكَ عَلَى اللّٰهِ بِعَز۪يزٍ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemâ żâlike ‘ala(A)llâhi bi’azîz(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bunu yapmak, Allah için hiç de zor değildir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Bu, Allah'a güç değildir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu, Allah için güç değildir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Bu, Allah’a hiç de güç gelmez. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bu, Allah'a göre önemli bir şey değildir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve Allaha göre bu, ehemmiyyetli bir şey değildir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bu, Allaha göre güç değildir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem Allah'a göre bu zor bir şey değildir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bunu yapmak, Allah'a göre önemli değildir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve bu, Allah Teâlâ için güç bir şey değildir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bu da Allah'a zor gelmez. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Nor is that for Allah any great matter. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. İbrahim Sûresi 20. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قُلْ لِعِبَادِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا يُق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَيُنْفِقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً مِنْ قَبْل ...