# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ حَسْبُكَ اللّٰهُ وَمَنِ اتَّبَعَكَ مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Yâ eyyuhâ-nnebiyyu hasbuka(A)llâhu vemeni-ttebe’ake mine-lmu/minîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ey Peygamber! Allah sana da, sana tâbi olan mü’minlere de yeter! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ey Peygamber! Sana ve sana uyan müminlere Allah yeter. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'ın yardımı sana ve sana uyan müminlere yeter. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ey Peygamber! Sana ve sana tabi olan mü’minlere Allah yeter. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey Peygamber! Sana Allah yetişir, arkandan gelen müminlerle beraber. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ey o Peygamber! Yetişir sana Allah arkanda gelen mü'minlerle |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ey peygamber, sana da, mü'minlerden senin izince gidenlere de Allah yeter. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ey peygamber! Sana ve mü'minlerden sana tâbi' olanlara, Allah yeter! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ey Peygamber! Allah sana ve müminlerden senin izinde bulunanlara yeter. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ey Peygamber! Sana ve sana tâbi olan mü'minlere Allah Teâlâ kâfidir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ey Peygamber! Sana da, sana uyan mü'minlere de Allah yeter. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | O Messenger. sufficient unto thee is Allah,- (unto thee) and unto those who follow thee among the Believers. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Enfâl Sûresi 64. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...
Zengin kelimesi sözlükte, “Parası, malı çok olan; varlıklı, yokluksuz, variyetli” demektir. Fıkıhta ise zenginlik, “aslî ihtiyaçlardan fazla mala sah ...