# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاِمَّا تَثْقَفَنَّهُمْ فِي الْحَرْبِ فَشَرِّدْ بِهِمْ مَنْ خَلْفَهُمْ لَعَلَّهُمْ يَذَّكَّرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-immâ teśkafennehum fî-lharbi feşerrid bihim men ḣalfehum le’allehum yeżżekkerûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Eğer onları savaşta kıstırıp ele geçirecek olursan, onları öyle bir cezalandır ki, arkadan gelip aynı şekilde davranacak diğer düşmanlara ibret olsun; belki akıllarını başlarına alırlar da bir daha böyle yanlışlık yapmazlar. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Eğer savaşta onları yakalarsan, ibret almaları için onlar ile (onlara vereceğin ceza ile) arkalarında bulunan kimseleri de dağıt. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 56,57. Anlaşma yaptığın kimseler, sonucundan sakınmayarak anlaşmalarını her defasında bozarlar. Savaşta onları yakalarsan, arkalarındakilere ibret olacak şekilde, darmadağın et. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Eğer onları savaşta yakalarsan, bunlar(a vereceğin ceza) ile arkalarındakileri de dağıt ki ibret alsınlar. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bundan dolayı onları harpte yakalarsan, kendilerinden sonrakilere de gözdağı olacak şekilde ağır bir cezaya çarptır, belki ibret alırlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | onun için onları ne zaman harbde yakarlarsan kendileriyle arkalarındakileri ürgüt gerek ki ıbret alırlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onun için eğer bunları harbde muhakkak yakalarsan onlar (a yapacağın ceza) ile arkalarında (ahdi bozacak) kimseleri de ürküt. Me'müldür ki (onlar da) iyice ibret alırlar. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O hâlde onları savaşta yakalarsan, artık onlar(a vereceğin cezâ) ile arkalarında bulunanları (öyle) ürküt ki ibret alsınlar! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onun için, o ahdlerini bozanları harbde yakalarsan kendilerine yapacağın ağır muamele ile arkalarındakileri dağıt. Olur ki düşünürler de ibret alıp ahdi bozmaktan sakınırlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İmdi her ne zaman muharebede onları kat'i sûrette yakalar isen onlar ile arkalarındaki kimseleri ansızın korkut. Umulur ki, ibret alırlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Savaşta onları ele geçirdiğin zaman öyle cezalandır ki, arkalarındakiler darmadağın olsun—belki böylece ibret alırlar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | If ye gain the mastery over them in war, disperse, with them, those who follow them, that they may remember.(1224-A) |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Enfâl Sûresi 57. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 88. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 88. Ayeti Arapça: وَاَمَّا مَنْ اٰمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَلَهُ جَزَٓاءًۨ الْحُسْنٰىۚ وَسَن ...
Mücâdele sûresi Medine’de inmiştir. 22 âyettir. İsmini, birinci âyette geçip, “mücâdele etmek, tartışmak” mânasına gelen تُجَادِلُ (tücâdilü) fiilinde ...
Kehf Suresinin 75. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 75. Ayeti Arapça: قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكَ اِنَّكَ لَنْ تَسْتَط۪يعَ مَعِيَ صَبْرًا Kehf S ...
Kehf Suresinin 66-67. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 66-67. Ayetleri Arapça: قَالَ لَهُ مُوسٰى هَلْ اَتَّبِعُكَ عَلٰٓى اَنْ تُعَلِّمَنِ مِ ...
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...