# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلّٰهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللّٰهِ اَحَدًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve enne-lmesâcide li(A)llâhi felâ ted’û me’a(A)llâhi ehadâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Mescidler Allah’a ibâdet etmek içindir. Öyleyse Allah’tan başka hiçbir kimseye, hiçbir şeye el açıp yalvarmayın. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Mescidler şüphesiz Allah'ındır. O halde, Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın (ve kulluk etmeyin). |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Mescidler şüphesiz Allah'ındır, öyleyse oralarda Allah'a yalvarırken başkasını katmayın. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Şüphesiz mescitler, Allah’ındır. O hâlde, Allah ile birlikte hiç kimseye kulluk etmeyin.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Mescitler kuşkusuz Allah'ındır. O halde Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve hakıkat mescidler hep Allah içindir, o halde Allahın yanında başka birine duâ etmeyin |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hakıykatde mescidler Allahındır. Onun için Allah ile birlikde hiçbir (şey'e, hiçbir kimseye) tapmayın. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki mescidler Allah'ındır; o hâlde (oralarda) Allah ile berâber hiç kimseye ibâdet etmeyin! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Muhakkak ki bütün mescidler, Allah'a ibadet için kurulmuşlardır. O halde Allah ile beraber başka birine ibadet etmeyin; (ancak O'na ibadet edin.) |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve şüphe yok, mescitler Allah içindir, artık Allah ile beraber hiçbir kimseye ibadette bulunmayın. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Mescidler Allah içindir; sakın Allah ile beraber başka birisine dua etmeyin. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "And the places of worship are for Allah (alone): So invoke not any one along with Allah. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Cin Sûresi 18. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...