# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فِرْعَوْنَ وَثَمُودَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Fir’avne ve śemûd(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Firavun ve Semûd’un? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 17, 18. Orduların, Firavun ve Semûd'un (uğradıkları felâketin) haberi sana geldi mi? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 17,18. Firavun ve Semud ordularının haberi sana geldi mi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 17,18. Orduların, Firavun ve Semûd’un haberi sana geldi mi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yani Firavun ve Semud'un? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Fir'avnin ve Semudün |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 17,18. Sana (Habîbim) o orduların, Firavn ve Semuudun haberi geldi ya. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 17,18. (Ey Resûlüm!) Sana o orduların, Fir'avun ve Semûd'un (helâk oluş) haber(ler)i geldi mi? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Firavun'un ve Semûd'un... (Bunların, peygamberlerini tekzib edişlerini ve sonunda helâk edilişlerini biliyorsun. O halde sen müşriklerin eziyetlerine sabret ve onları böyle bir akıbetle korkut). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Fir'avun ile Semûd'un (haberi)? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Firavun ile Semud'un? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Of Pharaoh and the Thamud? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bürûc Sûresi 18. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...