# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَهُوَ الْغَفُورُ الْوَدُودُۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve huve-lġafûru-lvedûd(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yalnız O’dur günahları çokça bağışlayan, kullarını çok seven ve sevilen. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O, çok bağışlayan ve çok sevendir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 14,15. Yüce arşın sahibi, çok seven, bağışlayan O'dur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O, çok bağışlayandır, çok sevendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bununla beraber çok bağışlayandır, çok sevendir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onunla beraber gafurdur, çok sevgili (vedud) dur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O, (tevbe' eden mü'minleri) çok yarlığayan, (dostlarını) çok sevendir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve O, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Vedûd (kullarını çok seven)dir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bununla beraber O, Gafûr'dur = tevbe edenleri bağışlayandır. Vedûd'dur = itaatkârları sevendir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve çok bağışlayan, çok seven O'dur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O çok bağışlayıcıdır; kullarını seven ve sevilmeye lâyık olandır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And He is the Oft-Forgiving, Full of Loving-Kindness, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bürûc Sûresi 14. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: وَهٰذَا كِتَابٌ اَنْزَلْنَاهُ مُبَارَكٌ مُصَدِّقُ الَّذ۪ي بَيْنَ يَدَيْهِ وَلِتُنْذِرَ اُمَّ الْقُرٰى وَمَنْ حَوْلَهَاۜ وَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...