# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | سَلَامٌ عَلَيْكُمْ بِمَا صَبَرْتُمْ فَنِعْمَ عُقْبَى الدَّارِۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Selâmun ‘aleykum bimâ sabertum feni’me ‘ukbâ-ddâr(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Sabrettiğinizden dolayı size selâm olsun! Bakın, dünya hayatının mutlu sonu ne kadar güzelmiş!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Melekler:) Sabrettiğinize karşılık size selam olsun! Dünya yurdunun sonu (cennet) ne güzeldir! (derler). |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 22,23,24. Onlar, Rablerinin rızasını dileyerek sabrederler, namazı kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan, gizlice ve açıkça sarfederler; iyilik yaparak kötülüğü ortadan kaldırırlar; işte onlara bu dünyanın iyi sonucu, girecekleri Adn cennetleri vardır; babalarının, eşlerinin, çocuklarının iyi olanları da oraya girerler. Melekler her kapıdan yanlarına girip: "Sabretmenize karşılık size selam olsun; burası dünyanın ne güzel bir sonucudur!" derler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Sabretmenize karşılık selâm sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan cennet) ne güzeldir!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Sabrettiğiniz için size selam olsun. Ahiret yurdu ne güzeldir!" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Selâm sizlere, sabrettiğiniz için bakın ne güzel: yurdun ukbası |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Sabretdiğiniz şeylere mukaabil sizlere selâm (ve selâmet). Dâr (-i dünyân) ın en güzel sonucudur bu»! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Ve:) “Sabrettiğinizden dolayı size selâm olsun; işte (dünya) yurdun(un) âkıbeti(olan Cennet) ne güzeldir!” (derler). |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | “- Sabrettiğiniz için size, selâm olsun! Ahiret saadeti ne güzeldir!...” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (Derler ki) sabrettiğinizden dolayı üzerinize selâm olsun. Artık ne güzel yurdun akıbeti. |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Sabrettiğiniz için selâm olsun size,” derler. “Dünya yurdunun ne güzel sonucudur bu!” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Peace unto you for that ye persevered in patience! Now how excellent is the final home!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ra'd Sûresi 24. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...