# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاِنْ اَعْرَضُوا فَقُلْ اَنْذَرْتُكُمْ صَاعِقَةً مِثْلَ صَاعِقَةِ عَادٍ وَثَمُودَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-in a’radû fekul enżertukum sâ’ikaten miśle sâ’ikati ‘âdin ve śemûd(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hâlâ gerçeği kabulden yüz çeviriyorlarsa, onlara de ki: “Ben sizi Âd ve Semûd kavimlerini yıldırım gibi çarpan korkunç azabın sizi de çarpabileceği gerçeğine karşı uyarıyorum!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Eğer onlar yüz çevirirlerse de ki: İşte sizi Âd ve Semûd'un başına gelen kasırgaya benzer bir kasırgaya karşı uyarıyorum! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Eğer yüz çevirirlerse onlara de ki: "İşte sizi, Ad ve Semud'un başına gelen yıldırıma benzer bir azap ile uyardım." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Eğer yüz çevirirlerse, onlara de ki: “Ben sizi Âd ve Semûd kavimlerini çarpan yıldırım gibi bir yıldırıma karşı uyardım.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Eğer onlar, yine yüz çevirirlerse de ki: "Ben sizi Âd ve Semud'un başına gelen yıldırıma benzer bir yıldırıma karşı uyardım." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bunun üzerine yine başlarını çevirirlerse o vakıt de ki: size Ad ve Semûd saıkası gibi bir saıka haber veriyorum |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Eğer onlar (bu beyandan sonra yine îmandan) yüz çevirirlerse de ki: «Aad ve Semud (u çarpan) yıldırım gibi size de bir azâbı (n gelib çatabileceğini) hatırlatırım». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Buna rağmen yüz çevirirlerse, artık de ki: “(Ben) sizi Âd ve Semûd'un (başına gelen) yıldırımları gibi bir yıldırım (azâbıy)la korkuttum!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm, bu beyandan sonra Mekke kâfirleri Allah'a ve Peygamberine iman etmekten yine) yüz çevirirlerse, de ki: “- Sizi, Âd ve Semûd'un şiddetli azabı gibi bir azabla korkutuyorum.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İmdi onlar eğer yüz çevirirlerse o vakit de ki: «Ben sizi Âd ve Semûd yıldırımı gibi bir yıldırım ile korkutmuş bulunmaktayım.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yüz çevirecek olurlarsa, sen de ki: Ben sizi Âd ve Semud'un başlarına gelen azabın benzeri bir azapla uyarmış bulunuyorum. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But if they turn away, say thou: "I have warned you of a stunning Punishment (as of thunder and lightning) like that which (overtook) the ´Ad and the Thamud!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Fussilet Sûresi 13. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ali İmran Suresi 156-160 Ayetler: 156- "Ey iman edenler! Sizler, seferde iken ölen veya savaşırken şehit düşen kardeşleri hakkında: “Eğer yanımızd ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَنْ يَعْصِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَيَتَعَدَّ حُدُودَهُ يُدْخِلْهُ نَارًا خَالِدًا ف۪يهَاۖ وَلَهُ عَذَابٌ مُه۪ينٌ۟ Kim d ...
Kur’ân-ı Kerîm, lafzı ve mânasıyla, şekli ve muhtevasıyla Allah kelâmıdır. Burada “şekli” derken Kur’ân-ı Kerîm’in Resûlullah (s.a.v.)’e vahyedilmesin ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَأْكُلُونَ اَمْوَالَ الْيَتَامٰى ظُلْمًا اِنَّمَا يَأْكُلُونَ ف۪ي بُطُونِهِمْ نَارًاۜ وَسَيَصْلَوْنَ سَع۪ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: “…bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun b ...
Kur’an-ı Kerim, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline ...