# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَوَجَدَكَ ضَٓالًّا فَهَدٰىۖ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve vecedeke dâllen fehedâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Seni dinî hükümlerden habersiz bulup vahyederek dosdoğru yola eriştirmedi mi? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Seni şaşırmış bulup, doğru yola eriştirmedi mi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Seni yolunu kaybetmiş olarak bulup da yola iletmedi mi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Seni yol bilmez bulup yola iletmedi mi? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | ve seni yol bilmez iken yola koymadı mı? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Seni (çocukluğunda) gaaib olmuş bulub da yolunu doğrultmadı mı? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem (sen henüz peygamberlik ve şer'î hükümlerden) habersiz iken seni bulup, yol göstermedi mi? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Seni, (şeriat hükümlerini) bilmezken, (nübüvvet nimeti ile şer'î) yola koymadı mı? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve seni bir şaşırmış halde buldu da doğru yolu göstermedi mi? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sen şaşırmışken O sana yol göstermedi mi? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And He found thee wandering, and He gave thee guidance. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Duhâ Sûresi 7. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...