# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذَٓا اَنْعَمْنَا عَلَى الْاِنْسَانِ اَعْرَضَ وَنَاٰ بِجَانِبِه۪ۚ وَاِذَا مَسَّهُ الشَّرُّ فَذُو دُعَٓاءٍ عَر۪يضٍ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżâ en’amnâ ‘alâ-l-insâni a’rada ve neâ bicânibihi ve-iżâ messehu-şşerru feżû du’â-in ‘arîd(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz ne zaman insana bir nimet versek, kibirle gerçeği kabulden uzaklaşarak o nimeti veren Rabbine şükürden yüz çevirir. Başına bir kötülük gelince de uzun uzadıya yalvarır durur. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İnsana bir nimet verdiğimiz zaman (bizden) yüz çevirir ve yan çizer. Fakat ona bir şer dokunduğu zaman da yalvarıp durur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İnsana nimet verdiğimiz zaman yüz çevirerek yan çizer; başına bir kötülük gelince uzun uzun yalvarır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İnsana nimet verdiğimizde yüz çevirir ve yan çizer. Başına bir kötülük gelince de yalvarmaya koyulur. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz insana bir nimet verdiğimiz zaman o yüz çevirir, yan çizer. Ona bir kötülük dokunduğu zaman da uzun uzun yalvarır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Evet insana ni'met verdiğimiz vakıt yan büker, başının tuttuğuna gider de kendisine şer dokunuverdimi artık enine boyuna duâya dalar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İnsana ni'met verdiğimiz vakit (şükürden) yüz çevirir, nefsi ondan uzaklaşır. Ona bir şer dokunduğu zaman ise artık o, geniş (bol) bir düâ saahibidir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem insana ni'met verdiğimiz zaman (şükürden) yüz çevirir ve yan çizer. Ona kötülük dokunduğu zaman da bol bol duâ eden bir kimse olur. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Biz insana nimet verdiğimiz vakit, şükretmekten yüz çevirir ve yan büküb uzaklaşır. Kendisine darlık dokunuverdi mi, artık geniş geniş duaya dalar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve insana nîmet verdiğimiz zaman yüz çevirir ve böbürlenmekte bulunur. Ve ona bir kötülük dokunduğu zaman ise artık bol bol duacıdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz ne zaman insana bir nimet bağışlasak, o yüz çevirir, yan çizer. Başına bir kötülük gelince de derinlemesine duaya dalar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | When We bestow favours on man, he turns away, and gets himself remote on his side (instead of coming to Us); and when evil seizes him, (he comes) full of prolonged prayer! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Fussilet Sûresi 51. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...