# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرَّسُولَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Veakîmû-ssalâte veâtû-zzekâte veatî’û-rrasûle le’allekum turhamûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Öyleyse, namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve Peygamber’e itaat edin ki Allah’ın rahmetine erişesiniz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Namazı kılın; zekâtı verin; Peygamber'e itaat edin ki merhamet göresiniz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Namaz kılın, zekat verin, Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin, Resûle itaat edin ki size merhamet edilsin. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hem namazı kılın, zekatı verin ve peygambere itaat edin ki rahmete eresiniz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hem namazı kılın, zekâtı verin ve Peygambere itaat edin ki rahmete irdirilesiniz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin, o resule itaat edin. Tâki ilâhî rahmete kavuşdurulasınız. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Namazı hakkıyla edâ edin, zekâtı verin ve peygambere itâat edin ki merhamet olunasınız! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Namazı gereği üzre kılın, zekâtı verin ve peygambere itaat edin ki, rahmete kavuşturulasınız. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve namazı dosdoğru kılın ve zekâtı verin ve Peygambere itaat edin, tâ ki rahmete erdirilesiniz. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin, Peygambere itaat edin; böylece rahmete erişirsiniz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So establish regular Prayer and give regular Charity; and obey the Messenger. that ye may receive mercy. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nûr Sûresi 56. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...