Meal | Sure | Ayet | Karşılaştır |
---|---|---|---|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 68 | Ona: “Korkma!” diye seslendik, “çünkü, üstün gelecek olan kesinlikle sensin!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 69 | “Sağ elinde tuttuğun asâyı yere at da, onların yaptıklarını yalayıp yutuversin. Çünkü onların bütün yaptıkları, sihirbaz oyunundan ibarettir. Sihirbaz ise nereye varsa, ne yapsa başarılı olamaz!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 70 | Bunun üzerine sihirbazlar secdeye kapandılar; “Hârûn ile Mûsâ’nın Rabbine iman ettik” dediler. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 71 | Firavun şöyle dedi: “Ben size izin vermeden önce ona inandınız, ha? Demek ki, size sihri öğreten ustanız oymuş! Şimdi ellerinizi ve ayaklarınızı hiç tereddüt etmeden çaprazlama keseceğim ve sizi mutlaka hurma dallarına asacağım. Böylece hangimizin azabı daha şiddetli ve devamlıymış, o zaman anlayacaksınız!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 72 | Sihirbazlar dediler ki: “İmkânı yok, bize gelen apaçık mûcizeleri ve bizi yaratan Allah’ı bırakıp da seni kesinlikle tercih etmeyeceğiz. Hakkımızda istediğin kararı ver, yapmak istediğini yap. Şunu unutma ki, senin hükmün ancak dünya hayatında geçer.” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 73 | “Şüphesiz biz, Rabbimize iman ettik. O’nun hatalarımızı ve bu arada bize zorla yaptırdığın sihir günahını bağışlayacağını umuyoruz. Allah’ın vereceği mükâfat seninkinden daha hayırlı, cezası da seninkinden daha devamlıdır.” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 74 | Gerçek şu ki, kim Rabbine inkârcı bir suçlu olarak gelirse, onun hakkı cehennemdir. Orada ne ölür kurtulur, ne de rahat yaşar! |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 75 | Kim de Allah’a sâlih ameller işlemiş bir mü’min olarak varırsa, onlar için de öte dünyada pek yüksek dereceler vardır. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 76 | Onlar, altlarından ırmaklar akan Adn cennetlerinde ebedî kalacaklardır. Her türlü yanlış inançtan ve günahlardan arınanların mükâfatı işte budur! |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 77 | Biz Mûsâ’ya şöyle vahyetmiştik: “Kullarımla birlikte geceleyin Mısır’dan yola çık! Asanı yere vurarak onlara denizde kupkuru bir yol aç. Firavun’un ordusu yetişecek diye korkma ve denizde boğulacağız diye endîşe etme!” |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 78 | Derken Firavun, askerleriyle Mûsâ ve kavminin peşine düştü. Ama deniz üzerlerine kapanıp, onları görülmedik bir şekilde yutuverdi. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 79 | Böylece Firavun, kavmini büsbütün yoldan çıkarmış, çıkmaza sürüklemişti; onları asla doğru yola iletemedi. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 80 | Ey İsrâiloğulları! Şüphesiz biz sizi düşmanınızdan kurtardık. Tûr’un bereketlerle dolu sağ yamacında Mûsâ vasıtasıyla sizinle emirlerime uyacağınıza dair sözleşme yaptık. Çölde aç kalmayasınız diye size gökten kudret helvası ve bıldırcın eti ihsân ettik. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 81 | Size rızık olarak verdiğimiz temiz ve helâl nimetlerden yiyin. Bu hususta azgınlık ve nankörlük yapmayın; aksi halde gazabım tepenize iner. Kimin de üzerine gazabım inerse, artık o helâk uçurumuna yuvarlanıp gider. |
|
Ömer Çelik | Tâ-Hâ / 82 | Şu da muhakkak ki ben, günahlarından tevbe ile vazgeçen, iman edip sâlih ameller işleyen, bundan böyle de doğru yol üzere hareket eden kimseyi elbette bağışlarım. |
|
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...