# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَبَشِّرْهُمْ بِعَذَابٍ اَل۪يمٍۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Febeşşirhum bi’ażâbin elîm(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sen de onlara can yakıcı bir azabı müjdele! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Resûlüm!) Onlara acı azabı müjdele! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlara can yakıcı azabı müjde et. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Öyle ise sen onlara elem dolu bir azabı müjdele! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onun için onlara elem verici bir azabı müjdele. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onun için onlara elîm bir azâb müjdele |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bunun için sen (Habibim) onları elem verici bir azâb ile müjdele! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Ey Resûlüm!) Bu yüzden, onları (çok) elemli bir azâb ile müjdele! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onun için (Ey Rasûlüm), sen onları acıklı bir azabla müjdele!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık onları pek acıklı bir azap ile müjdele. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sen onları acı bir azapla müjdele. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So announce to them a Penalty Grievous, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. İnşikak Sûresi 24. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Bedevi sözlükte “çölde konup göçerek yaşayan kimse, Arap göçebesi” demektir. İlk defa Kur’ân-ı Kerîm’de, yerleşik hayat yaşayan Araplar’la bedevî Ara ...
Kur'an'da şöyle buyrulur: "Âyetlerimiz hakkında ileri geri konuşmaya dalanları gördüğünde, onlar başka bir söze geçinceye kadar onlardan uzak dur. Eğ ...
Meryem sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 98 âyettir. İsmini, 16-29. âyetlerde kıssası anlatılan Hz. Meryem Aleyhisselam’dan alır. Mushaf tertibi itibarı ...
Kur'an'da insan uzuvlarının sorumluluğu şöyle bildiriliyor: "Kulak, göz ve gönül, bunların hepsi sorumludur." (İsrâ sûresi, 36) TEFSİR: Bu âyet-i k ...
Günümüzde İslâm düşmanları tarafından Kur’ân-ı Kerîm’in yakılması hâdiseleri, onların içinde bulundukları acziyet ve zavallılığın apaçık bir tezâhür ...
Basiret kelimesi sözlükte, “kalp gözüyle görme, kalp gözüyle görerek bir şeyin gerçeğini kavrama, anlama, idrak etme” demektir. Basîret, ilâhî sıfatl ...