# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ اذْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ عَلَيْكُمْۜ هَلْ مِنْ خَالِقٍ غَيْرُ اللّٰهِ يَرْزُقُكُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ وَالْاَرْضِۜ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۘ فَاَنّٰى تُؤْفَكُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Yâ eyyuhâ-nnâsu-żkurû ni’meta(A)llâhi ‘aleykum(c) hel min ḣâlikin ġayru(A)llâhi yerzukukum mine-ssemâ-i vel-ard(i)(c) lâ ilâhe illâ huv(e)(s) feennâ tu/fekûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ey insanlar! Allah’ın size olan nimetini hatırlayın ve onlar üzerinde düşünün. Allah’ın dışında, sizi gökten ve yerden rızıklandıracak başka bir yaratıcı var mıdır? O’ndan başka ilâh yoktur. Öyleyse nasıl oluyor da Allah’tan yüz çevirip yanlış yollara düşüyorsunuz? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ey insanlar! Allah'ın size olan nimetini hatırlayın; Allah'tan başka size gökten ve yerden rızık verecek bir yaratıcı var mı? O'ndan başka tanrı yoktur. Nasıl oluyor da (tevhidden küfre) çevriliyorsunuz! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Ey insanlar! Allah'ın size olan nimetini anın; sizi gökten ve yerden rızıklandıran Allah'tan başka bir yaratan var mıdır? O'ndan başka tanrı yoktur. Nasıl aldatılıp da döndürülürsünüz? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ey insanlar! Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Allah’tan başka size göklerden ve yerden rızık veren bir yaratıcı var mı? O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O hâlde nasıl oluyor da haktan döndürülüyorsunuz? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey insanlar! Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın. Allah'tan başka bir yaratıcı mı var? O size gökten ve yerden rızık verir. O'ndan başka ilâh yoktur. O halde (haktan) nasıl çevrilirsiniz? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ey insanlar! Allahın üzerinizdeki ni'metini anın, Allahın gayrı bir hâlık mı var? Size Gökden ve Yerden rızık verir, başka tanrı yok ancak o, o halde nasıl çevirilirsiniz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ey insanlar, Allahın, üzerinizdeki (bunca) ni'metini (kalbinizle) hatırlayın, (dilinizle) anın. Sizi gökden ve yerden rızıklandıracak Allahdan gayri bir yaratan var mı? Ondan başka hiçbir Tanrı yokdur. O halde nasıl (olub da tevhîdden küfre) çevriliyorsunuz? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ey insanlar! Allah'ın, üzerinizdeki ni'metini hatırlayın! Allah'dan başka sizi gökten ve yerden rızıklandıracak bir yaratıcı mı var? O'ndan başka ilâh yoktur. Öyle ise (tevhidden şirke) nasıl çevriliyorsunuz? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ey insanlar! Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Size, gökten ve yerden rızık verecek Allah'dan başka bir yaratıcı var mı? O'ndan başka bir ilâh yoktur. O halde hangi yönden (imandan küfre) çevriliyorsunuz? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ey insanlar! Allah'ın üzerinizde olan nîmetini hatırlayınız. Allah'tan başka sizi göklerden ve yerden merzûk eden bir Hâlık var mıdır? O'ndan başka ilâh yoktur. O halde nereden döndürülmüş oluyorsunuz? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ey insanlar, Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Sizi gökten ve yerden rızıklandıracak, Allah'tan başka bir yaratıcı mı var? Ondan başka hiçbir tanrı yoktur. Öyleyse nasıl oluyor da tersiniz dönüyor? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | O men! Call to mind the grace of Allah unto you! is there a creator, other than Allah, to give you sustenance from heaven or earth? There is no god but He: how then are ye deluded away from the Truth? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Fâtır Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...