Duhân Sûresi 51-57. Ayet Tefsiri


51-57 / 59


Duhân Sûresi Hakkında

Duhân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 59 âyettir. İsmini, 10. âyette geçen ve “duman” mânasına gelen اَلدُّخَانُ (duhân) kelimesinden alır. Resmî tertîbe göre 44, iniş sırasına göre 64. sûredir.

Duhân Sûresi Konusu

Allah Teâlâ, hakla bâtılı, haramla helâli belirlemek ve insanları ebedî hüsranla uyarmak üzere Kur’ân-ı Kerîm’i indirmiştir. Onun esas hedefi Allah’ın varlığı, birliği ve sınırsız kudretini kalplere yerleştirerek onları sadece Allah’a kulluğa çağırmaktır. Peygamberler bu davanın en büyük temsilcileridir. Bu sebepledir ki Hz. Mûsâ’nın Firavun’la olan mücâdelesi örnek verilerek İslâm’ın gâlibiyeti ve İslâm düşmanlarının mağlubiyeti müjdelenir. Son olarak peygamberleri reddedenlerin cehennemdeki acı manzaraları, buna karşılık peygamberlerin izinden gidenlerin nimet, huzur ve mutluluk dolu halleri seyrettirilir.

اِنَّ الْمُتَّق۪ينَ ف۪ي مَقَامٍ اَم۪ينٍۙ ﴿٥١﴾
ف۪ي جَنَّاتٍ وَعُيُونٍۚ ﴿٥٢﴾
يَلْبَسُونَ مِنْ سُنْدُسٍ وَاِسْتَبْرَقٍ مُتَقَابِل۪ينَۚ ﴿٥٣﴾
كَذٰلِكَ۠ وَزَوَّجْنَاهُمْ بِحُورٍ ع۪ينٍۜ ﴿٥٤﴾
يَدْعُونَ ف۪يهَا بِكُلِّ فَاكِهَةٍ اٰمِن۪ينَۙ ﴿٥٥﴾
لَا يَذُوقُونَ ف۪يهَا الْمَوْتَ اِلَّا الْمَوْتَةَ الْاُو۫لٰىۚ وَوَقٰيهُمْ عَذَابَ الْجَح۪يمِۙ ﴿٥٦﴾
فَضْلًا مِنْ رَبِّكَۜ ذٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظ۪يمُ ﴿٥٧﴾
Karşılaştır 51: Beri tarafta, gönülleri Allah saygısıyla dopdolu olup O’na karşı gelmekten sakınanlar, her türlü azaptan güvenli bir yerdedir.
Karşılaştır 52: Bahçelerde ve pınar başlarındadır.
Karşılaştır 53: İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyinir, karşılıklı otururlar.
Karşılaştır 54: İşte onları böyle mükâfatlandırır, kendilerini güzel gözlü hûrilerle evlendiririz.
Karşılaştır 55: Orada güven içinde canlarının çektiği her türlü meyveden isterler.
Karşılaştır 56: Dünyadaki ilk ölüm dışında artık orada bir daha ölüm tatmazlar. Allah onları kızgın alevli cehennem azabından da koruyacaktır.
Karşılaştır 57: Bütün bunlar Rabbinin lutf u keremiyle gerçekleşecektir. En büyük başarı ve mutluluk işte budur!

TEFSİR:

Cehennemliklerin acıklı durumları feci manzaralar halinde sunulduktan sonra, bunun karşısında durum daha iyi anlaşılsın diye cennetliklerin durumu arz edilir. Cennetliklere ihsan edilecek nimetler haber verilir:

Allah’tan korkup günahlardan sakınanlar, âhirette güvenli bir makam, emniyetli bir mekânda bulunacaklar. Kendilerine herhangi bir zararın ulaşma imkân ve ihtimali yoktur. Nitekim Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Cennet ehline denilecek ki, «Sizler burada hiç hasta olmayacak, daima sıhhatli kalacaksınız. Ölüm de yok, ebedi yaşayacaksınız. Sıkıntı duymayacak, hep huzur içinde olacaksınız. Yaşlanmayacak, hep genç kalacaksınız.»” (Müslim, Cennet 22)

Yine cennetlikler nimetlerle dolu cennetlerin, güzelliklerle dolu cennet bahçelerinin içinde; çeşmelerin, pınarların başlarında olacaklar. Alttan ince ipek ve üstten parlak atlastan lüks elbiseler giyecekler. Birbirine sadece sevgi ve muhabbet ızhar eden gönül dostları olacaklar; içinde hiç kinden, hasetten eser olmayan pürüzsüz ebedi dostluklar yaşanacak. Güzel gözlü, beyaz tenli cennet hûrileri ile evlendirilecekler. Canlarının çektiği her türlü meyvelerden yiyecekler. Dünyadan göçerken tattıkları ölümden sonra bir daha ebediyen ölüm azabı tatmayacaklar. Hem ebedi olarak cehennem azabından kurtulmuş olacaklardır. Şüphesiz ki en büyük başarı, en büyük mutluluk bu nimetlere erişebilmektir.

Nitekim Resûlullah (s.a.s.):

“İşlerinizde orta yolu tutun. Bilin ki, hiçbiriniz ameli sayesinde kurtuluşa eremez” buyurunca ashâb-ı kirâm:

“- Sen de mi kurtulamazsın ey Allah’ın Rasûlü?” diye sordular. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.s.):

“- Evet, ben de kurtulamam. Şu kadar var ki, Allah merhametiyle beni bağışlarsa, o başka” buyurdu. (Müslim, Munafikîn 76, 78)

O yüzden:
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/nur-suresinin-19-ayeti-ne-anlatiyor-199618-m.jpg
Nûr Suresinin 19. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/nur-suresinin-10-ayeti-ne-anlatiyor-199591-m.jpg
Nûr Suresinin 10. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr suresinin 10. ayetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurur: Nûr Suresi 10. Ayet Arapça: وَلَوْلَا فَضْلُ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَتُهُ وَاَنَّ اللّٰهَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/guzel-soz-ve-guler-yuzle-ilgili-ayetler-199595-m.jpg
Güzel Söz ve Güler Yüzle İlgili Ayetler

KARŞILAŞTIĞI KİMSEYE GÜZEL SÖZ SÖYLEYİP GÜLER YÜZ GÖSTERMEK İLE İLGİLİ AYETLER “Mü’minlere kol kanat ger.” (Hicr sûresi (15), 88) Bu âyet-i ke ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/talak-suresinin-tefsiri-199583-m.jpg
Talâk Suresinin Tefsiri

Talâk sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. İsmini, birinci âyette bahsedilen talâk (boşama) hükmünden alır. Mushaf tertîbine göre 65, iniş sır ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/muminun-suresinin-115-ayeti-ne-anlatiyor-199578-m.jpg
Müminûn Suresinin 115. Ayeti Ne Anlatıyor?

Müminûn suresinin 115. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 115. Ayet Arapça: اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثًا وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/kurandan-sefaat-mi-yoksa-sikayet-mi-gorecegiz-199571-m.jpg
Kur’ân’dan Şefaat mi Yoksa Şikâyet mi Göreceğiz?

Kur’ân-ı Kerîm, beşeriyet için Rahmânî sadâları işitmek, ilâhî nefhayı rûhunda hissetmek ve daha bu dünyada iken Allah ile mükâleme etmenin en feyizli ...