Meal | Sure | Ayet | Karşılaştır |
---|---|---|---|
Ömer Çelik | Sebe' / 40 | Kıyâmet günü Allah herkesi huzurunda toplayacak, sonra da meleklere: “Şunlar size mi tapıyordu” diye soracak. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 41 | Melekler ise: “Seni noksan sıfatlardan ve herhangi bir ortağının bulunmasından pak ve uzak tutarız. Bizim dostumuz, sahibimiz ve koruyucumuz ancak sensin! Bizim onlarla bu mânada hiçbir münâsebetimiz olmamıştır, olamaz da! Hayır, onlar, bize değil cinlere tapıyordu ve çoğu onlara inanıyordu” diye cevap verecekler. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 42 | O gün artık birbirinize ne bir yararınız dokunacak, ne de bir zararınız. Zulmedenlere ise: “Yalanlayıp durduğunuz ateş azabını tadın da, yalan mıymış gerçek miymiş görün!” diyeceğiz. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 43 | Onlara apaçık âyetlerimiz okunduğu zaman: “Bu, başka değil, sırf sizi atalarınızın taptıkları putlardan vazgeçirmek isteyen bir adam” demişlerdi. Yine: “Kur’an diye okuduğu şey, uydurulmuş bir yalandan başka bir şey değil” demişlerdi. Kendilerine gerçek geldiğinde o kâfirler: “Bu, düpedüz bir büyü!” dediler. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 44 | Halbuki onlara Kur’an’dan önce ders alacakları herhangi bir kitap vermediğimiz gibi, senden önce kendilerine bir uyarıcı da göndermemiştik. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 45 | Onlardan öncekiler de gerçeği yalanlamışlardı. Oysa bunların güç ve kuvveti, öncekilere verdiğimizin onda birini bile bulmuyor. Buna rağmen peygamberlerimi yalanladılar. Beni inkâr etmenin cezası nasılmış gördüler! |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 46 | De ki: “Size bir tek öğüdüm var: Ya ikişer kişi hâlinde veya tek tek Allah için kalkıp şöyle bir kenara çekilin ve bütün önyargılarınızdan sıyrılarak samimi ve ciddi olarak düşünün! Göreceksiniz ki, arkadaşınız Muhammed’de delilikten hiçbir eser yok! O, çok çetin bir azabın öncesinde sizi ondan sakındırmak için gelen bir peygamberden başkası değildir.” |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 47 | De ki: “Bu yaptığım hizmet karşılığında sizden hiçbir ücret talep etmiyorum. Böyle bir şey istedimse, o sizin olsun. Çünkü benim ücretimi verecek olan ancak Allah’tır. O, her şeye hakkıyla şâhittir.” |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 48 | De ki: “Şüphesiz Rabbim bâtılı imhâ ederek gerçeği ortaya çıkaracaktır. O, bütün gizlilikleri çok iyi bilir. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 49 | De ki: “Hak geldi ve bütün açıklığıyla kendini ortaya koydu. Artık, tâkipçileri canlı tutmaya çalışsa da, bâtıl ne yeni bir şey ortaya koyabilir, ne de gideni geri getirebilir; böylece sönüp gitmeye mahkûmdur.” |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 50 | De ki: “Eğer ben yanlış bir yola sapmışsam bunun zararı banadır. Eğer doğru yolu bulmuşsam, bu da Rabbimin bana vahyettiği Kur’an sayesindedir. Gerçekten O, her şeyi hakkıyla işitendir, kullarına çok yakındır.” |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 51 | Rasûlüm! Kâfirleri kıyâmet günü korkuya kapılarak dehşete düştükleri zaman bir görsen! Öyle ki, artık azaptan kaçıp kurtulacak hiçbir çâreleri kalmamıştır. Çünkü cehenneme çok yakın bir yerde yakalanmışlardır. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 52 | İş işten geçtikten sonra: “Kur’an’a ve Peygamber’e inandık!” diyecekler. Ama, bu kadar uzak bir mevkiden, tâ âhiretten dünyaya uzanarak, imana ve kurtuluşa ermek nasıl mümkün olacak? |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 53 | Oysa daha önce inanmaları gereken zamanda onu inkâr etmişlerdi; o zaman tamâmen gayb âlemine âit olan âhiret hakkında uzaktan uzağa atıp tutuyorlardı. |
|
Ömer Çelik | Sebe' / 54 | Neticede, tıpkı daha önce benzerlerine yapıldığı gibi, onlarla arzu ettikleri şeyler arasına perde çekilecektir. Çünkü onlar, dinî gerçekler hakkında insanı sürekli şaşkınlığa götüren bir şüphe içindeydiler. |
|
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...
Cuma sûresi Medine’de inmiştir. 11 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen اَلْجُمْعَةُ (Cuma) kelimesinden almıştır. اَلْمُسَبِّحَاتُ (Müsebbihât) sûrelerin ...
Hac suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 7. Ayet Arapça: وَاَنَّ السَّاعَةَ اٰتِيَةٌ لَا رَيْبَ ف۪يهَاۙ وَاَنَّ اللّٰهَ يَبْعَثُ مَنْ ف ...
Hac suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 1. Ayet Arapça: يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْۚ اِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ ...
Enbiya suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 107. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَاكَ اِلَّا رَحْمَةً لِلْعَالَم۪ينَ Enbiya Suresi 1 ...