Meal | Sure | Ayet | Karşılaştır |
---|---|---|---|
Ömer Çelik | Yusuf / 85 | Oğulları: “Aradan bunca zaman geçti, hâlâ Yûsuf’u dilinden düşürmüyorsun. Vallahi bu gidişle ya kederinden hastalanıp eriyecek veya helâk olup gideceksin” dediler. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 86 | Yâkub şöyle cevap verdi: “Ben bütün dertlerimi, keder ve hüznümü Allah’a arz ediyorum ve ben, Allah’tan gelen vahiyle sizin bilmediğiniz nice şeyleri biliyorum.” |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 87 | “Evlatlarım! Haydi gidin! Yûsuf ve kardeşini arayıp bulmaya çalışın. Sakın Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirlerden başkası Allah’ın rahmetinden ümit kesmez” dedi. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 88 | Varıp yine Yûsuf’un huzuruna çıktılar: “Ey Azîz!” dediler. “Kıtlık yüzünden biz de, çoluk çocuğumuz da perişan olduk. Bu defa çok az bir erzak bedeli getirebildik. Ne olur, sen bize yine erzakımızı tam ölçek ver; ayrıca bize bir miktar da bağışta bulun. Şüphesiz Allah, fazladan iyilikte bulunanları bol bol mükâfatlandırır.” |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 89 | Yûsuf onlara: “Siz câhilliğiniz zamanında Yûsuf’a ve kardeşine neler yaptığınızı biliyor musunuz?” diye sordu. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 90 | Onlar: “Aman Allahım! Yoksa sen, gerçekten sen Yûsuf musun?” diye şaşırıp kaldılar. O da: “Evet, ben Yûsuf’um, bu da kardeşim. Allah bize lutufta bulundu. Gerçek şu ki, kim Allah’a karşı gelmekten sakınır ve sabrederse, elbette Allah iyilik eden ve yaptığı işi güzel yapanların emeklerini boşa çıkarmaz” dedi. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 91 | Onlar da: “Allah’a yemin olsun ki, gerçekten Allah seni seçip bize üstün kıldı. Biz ise gerçekten büyük bir suç işlemişiz” itirafında bulundular. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 92 | Yûsuf şöyle dedi: “Bugün size bir ayıplama, bir kınama yok. Ben hakkımı çoktan helâl ettim. Allah da sizi bağışlasın. Çünkü O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.” |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 93 | Yûsuf: “Şimdi şu gömleğimi götürün ve onu babamın yüzüne sürün de gözleri yeniden açılsın. Sonra da bütün ailenizi toplayıp birlikte bana gelin” dedi. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 94 | Kervan Mısır’dan henüz ayrılmıştı ki babaları: “Eğer beni bunaklıkla suçlamazsanız, gerçekten ben Yûsuf’un kokusunu duyuyorum” dedi. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 95 | Onlar da: “Allah’a yemin olsun ki, sen hâlâ o eski şaşkınlığında devam etmektesin” dediler. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 96 | Nihâyet müjdeci gelip gömleği Yâkub’un yüzüne sürünce o derhal görmeye başladı. Büyük bir heyecanla: “Ben size, Allah’tan gelen vahiy ile sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum, dememiş miydim?” diye haykırdı. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 97 | Oğulları: “Sevgili babamız! Günahlarımızın affı için Allah’tan bağışlanma dile. Çünkü biz gerçekten büyük bir suç işledik” itirafında bulundular. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 98 | Babaları da: “Sizin için ileride Rabbimden bağışlanma dileyeceğim. Hiç şüphesiz O, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir” dedi. |
|
Ömer Çelik | Yusuf / 99 | Hep birlikte Yûsuf’un huzuruna çıkınca, Yûsuf annesiyle babasını yanına alıp bağrına bastı ve: “Buyurun! Allah’ın izniyle emniyet ve huzur içinde Mısır’a yerleşin” dedi. |
|
Hac suresinin 63. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 63. Ayet Arapça: ِ اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ اَنْزَلَ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءًۘ فَتُصْبِحُ الْا ...
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...