Meryem Sûresi 31. Ayet Tefsiri


31 / 98


Meryem Sûresi Hakkında

Meryem sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 98 âyettir. İsmini, 16-29. âyetlerde kıssası anlatılan Hz. Meryem’den alır. Mushaf tertibi itibarıyla 19, nüzûl sırasına göre ise 44. sûredir. Sûre içinde 58. âyette tilâvet secdesi bulunmaktadır.

Meryem Sûresi Konusu

Sûrede, ihtiyarlığında Hz. Zekeriyâ’ya Yahyâ’nın verilmesi, Hz. Yahyâ’ya henüz çocuk yaştayken peygamberlik bahşedilmesi, Hz. Meryem’in babasız olarak İsa’yı dünyaya getirmesi ve Hz. İsa’nın beşikteyken konuşması gibi ilâhî kudretin nihâyetsizliğini gösteren mûcizeler hatırlatılarak, Allah’a iman ve teslimiyetin zarûreti hissettirilir. Bununla birlikte Allah Teâlâ’nın peygamberlerine husûsi lutufları ve buna karşılık o güzel kulların sergiledikleri müstesnâ keyfiyette ihlaslı, samimi kulluk numûneleri haber verilir. Böylece insanlar o güzel hal ve davranışlardan örnek alıp, Allah’ın râzı olacağı, cehennemden kurtarıp cennetine koyacağı bahtiyar kullardan olmaya davet edilir. Ara ara kıyâmet, hesap, cennet ve cehennemden kısa kısa manzaralar arzedilir. İnsanların cehenneme düşmelerine sebep olacak yanlış inanç ve amellere dikkat çekilerek, bunlardan uzak durup cennete vâris olmalarını sağlayacak takvâ hayatı teşvik edilir.

Meryem Sûresi Nuzül Sebebi

         Mushaftaki sıralamada on dokuzuncu, iniş sırasına göre kırk dördüncü sûredir. Fâtır sûresinden sonra, Tâhâ sûresinden önce, Mekke döneminin 4. yılında inmiştir. 58 ve 71. âyetlerinin Medine’de indiğine dair rivayet de vardır (İbn Âşûr, XVI, 57-58).

TEFSİR:

Bu bebek Hz. İsa idi. Konuşmasında daha ziyade kendisinin Allah’ın yarattığı ve O’nun emirlerini yerine getirmekle vazifeli; doğmuş olan, ölecek ve hesap vermek üzere yeniden diriltilecek olan bir kul olduğu üzerinde durmuştur. Âdeta o, daha ilk günden, sonraları kendisini ilâh edinecek olan Hıristiyanlara açık mesajlar vermiştir. Burada Hz. İsa’nın bizzat kendi ifadeleriyle dile getirdiği güzel hasletlerini kısaca şöyle izah edebiliriz:

Kulluk: عَبْدُ اللّٰهِ  (Abdullâh) ismiyle önce onun Allah’a kulluk vasfına dikkat çekilir. Allah Teâlâ, İsa’ya öncelikle bunu söylemesini emretmiştir. Çünkü Allah, ileride Hıristiyanların ona “Allah’ın oğlu” diyeceklerini bilmektedir.

اَلْكِتَابُ  (kitap): Kitaptan maksat, Hz. İsa’nın tatbikle vazifeli olduğu şeriattir. Değiştirilmekten ve bozulmaktan korunması için yazılması gerektiğinden dolayı ona bu isim verilmiştir. Bu şeriatin kitabı tabiatıyla İncil’dir. Fakat bundan Tevrat’ın kastedilmiş olması da mümkündür. Çünkü Hz. İsa’ya Tevrat’ta bulunan bütün ahkam ve kaidelerin ilmi  de verilmişti. (İbn Âşûr, et-Tahrîr ve’t-tenvîr, XVI, 98)

اَلْمُبَارَكُ (mübârek): Allah Teâlâ Hz. İsa’yı bulunduğu her yerde mübârek kılmıştır. “Mübârek”, bütün hallerinde, amellerinde, davranışlarında ve konuşmalarında hayır ve bereket bulunan, bereketli kimse demektir. Hz. İsa gerçekten bereketli bir peygamberdir. Allah onu İsrâiloğulları’na göndermiş, onlara daha önce haram olan bir kısım şeyleri helâl kılmış ve onları güzel ahlâka davet etmiştir. Bu onda bulunan bereketin en bariz tezahürüdür. O bir yere vardığı zaman, o bölge halkının iyiliğine ve hidâyete ermelerine ve hayırlı işler yapmalarına vesile olurdu. Onunla cahiller, kasvetli kimseler ve bozguncular karşılaşsa bir anda sâlih kimseler haline gelir, kalpleri iman ve hikmetle dolardı. (İbn Âşûr, et-Tahrîr ve’t-tenvîr, XVI, 99)

اَلْبَرُّ (berr): Berr, iyilik yapan kimse demektir. Hz. İsa kavmi arasında en çok iyilikle maruf kişiydi. O anasına karşı da son derece müşfik ve merhametli bir evlattı. Bu vasfın belirtilmesindeki hikmet şudur: O dönemler İsrâiloğulları arasında ana babaya iyilik zayıflamış ve neredeyse yok derecesine gelmişti. Burada sadece “anne” kaydının olması, Hz. İsa’nın babasının olmaması sebebiyledir. Ayrıca anne daha zayıf yapılı olması sebebiyle iyiliğe daha çok muhtaçtır. Bir de annenin evladına olan şefkati ve onun meşakkatine katlanması, çocuğun kendisine iyilik yapmasını kolaylaştırmaktadır.

Cebbâr ve şakî olmaması: اَلْجَبَّارُ (cebbâr), insanlara karşı olan davranışlarında kaba ve kibirli kimse demektir. اَلشَّقِيُّ (şakî) ise zarara uğramış, davranışları kendisi için bir leke ve elem kaynağı olan kişi demektir. Cebbarın şaki ile sıfatlanması, böyle kişinin dünya ve âhiretteki acı akıbetini bildirmek içindir. Yani cebbâr vasfı onun dünyasının, şakî vasfı da âhiretinin berbat olduğunu bildirmektedir. Hz. İsa ve diğer bütün peygamberler böyle olumsuz vasıflardan uzaktırlar.

Sayılan bu güzel vasıflar Meryem oğlu İsa’nın kimliğini tam olarak haber verir:

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-51-ayeti-ne-anlatiyor-199712-m.jpg
Nûr Suresinin 51. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-41-ayeti-ne-anlatiyor-199699-m.jpg
Nûr Suresinin 41. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/nur-suresinin-33-ayeti-ne-anlatiyor-199685-m.jpg
Nûr Suresinin 33. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/tahrim-suresinin-tefsiri-199665-m.jpg
Tahrim Sûresinin Tefsiri

Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/nur-suresi-30-31-ayetler-ne-anlatiyor-199652-m.jpg
Nûr Suresi 30-31. Ayetler Ne Anlatıyor?

Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/kurana-gore-evliya-kimdir-199651-m.jpg
Kuran'a Göre Evliya Kimdir?

"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...