Lokman Sûresi 22-24. Ayet Tefsiri


22-24 / 34


Lokman Sûresi Hakkında

Lokmân sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 34 âyettir. İsmini, 12-19. âyetler arasında oğluna yaptığı nasihatleri sebebiyle Lokmân (a.s.)’dan alır. Mushaf tertîbine göre 31, nüzûl sırasına göre 57. sûredir.

Lokman Sûresi Konusu

Sûre, Kur’ân-ı Kerîm’e inanan ve inanmayanların dünya ve âhiretteki durumlarına kısaca temas ettikten sonra Allah Teâlâ’nın varlık ve kudretinin delillerinden bir demet sunar. Lokmân (a.s.)’ın oğluna yaptığı nasihatler üzerinden, Allah’a şükrü, O’na şirk koşmamayı, ana-babaya iyiliği, ihsan şuuruna ermeyi, güzel bir ibâdet hayatını ve ahlâkî kemâli öğütler. Böylece akıl ve tefekkürün gâyesi olan hikmeti, insanlık için bir ideal olarak gösterir. Daha sonra bir kısım vahdaniyet delillerini, insanın Rabbine ve O’nun dinine olan ihtiyacını bildirir. İnsanları, babanın evlâdına evlâdın da babaya fayda vermeyeceği kıyâmet günüyle korkutup, dünyaya ve şeytana aldanmaya karşı ikaz eder. Son olarak, zâhiren bilgisi ne kadar ilerlerse ilerlesin, insana gizli kalacak bir alanın devamlı bulunacağını hatırlatır.

Lokman Sûresi Nuzül Sebebi

         Mushaftaki sıralamada otuz birinci, iniş sırasına göre elli yedinci sûredir. Sâffât sûresinden sonra, Sebe’ sûresinden önce Mekke döneminin ortalarında inmiştir. 27-28. âyetlerin veya 27-29. âyetlerin Medine’de indiği söylenirse de bu yöndeki rivayetler güvenilir bulunmamıştır (İbn Âşûr, XXI, 138). almıştır.

وَمَنْ يُسْلِمْ وَجْهَهُٓ اِلَى اللّٰهِ وَهُوَ مُحْسِنٌ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰىۜ وَاِلَى اللّٰهِ عَاقِبَةُ الْاُمُورِ ﴿٢٢﴾
وَمَنْ كَفَرَ فَلَا يَحْزُنْكَ كُفْرُهُۜ اِلَيْنَا مَرْجِعُهُمْ فَنُنَبِّئُهُمْ بِمَا عَمِلُواۜ اِنَّ اللّٰهَ عَل۪يمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ ﴿٢٣﴾
نُمَتِّعُهُمْ قَل۪يلًا ثُمَّ نَضْطَرُّهُمْ اِلٰى عَذَابٍ غَل۪يظٍ ﴿٢٤﴾
Karşılaştır 22: Kim Allah’ın kendisini sürekli gördüğünün şuuru içinde iyi işler yaparak bütün varlığıyla Allah’a teslim olursa, hiç şüphesiz o, kopması mümkün olmayan en sağlam bir kulpa tutunmuş olur. Bütün işler neticede Allah’a varır ve nihâî hükmü dâimâ O verir.
Karşılaştır 23: Her kim de inkârda diretirse, sakın onun küfrü seni üzmesin. Neticede hepsinin dönüşü bizedir ve yaptıklarının sonuçlarını onlara haber vereceğiz. Şüphesiz Allah, göğüslerde saklı tutulan en gizli niyet ve düşünceleri bile çok iyi bilir.
Karşılaştır 24: Onları kısa bir süre dünya zevklerinden faydalandıracak, sonra onları pek ağır ve şiddetli bir azaba mahkûm edeceğiz.

TEFSİR:

Doğru olan, Hakk’ın davetine icâbet edip, tüm varlığımızla Allah’a teslim olmak, tam bir mârifetullâh şuuruyla Allah’ı görürcesine kulluk yapmak, iyilik ve ihsan sahibi bir kul olmaktır. Çünkü bu yolu tercih edenler, kopması asla mümkün olmayan en sağlam bir kulpa tutunmuşlardır. Bu sağlam kulp, Allah’ın dinidir. O’nun sapasağlam ipi olan Kur’ân-ı Kerîm ve Kur’an’a nasıl tâbi olunacağını emsalsiz numûne şahsiyetiyle örnekleyen Resûlullah (s.a.s.) Efendimiz’dir. Nitekim Allah Resûlü (s.a.s.) şöyle buyurur:

“Size iki şey bırakıyorum. Bunlara sımsıkı sarıldığınız müddetçe aslâ sapıklığa düşmezsiniz: Allah’ın kitâbı  ve Rasûlü’nün sünneti.” (Muvatta’, Kader 3)

Dünyada fırsat elde iken bu sağlam kulpa tutunmayan, onu inkâr eden ve büyük nimete nankörce davranan bedbahtların hâline üzülmeye gerek yoktur. Onlar kısa bir müddet zevku safânın ardından pek şiddetli, çok ağır azaba mahkûm ve mecbûr olacaklardır.

Halbuki, onların fıtratlarında da tek Allah’a inanıp kulluk etme duygusu vardır. Fakat çok derinlerde kaldığı için bir türlü şuur üstüne çıkıp işe yarar hale gelememektedir:
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/quotdogru-soz-soyleyinquot-ayeti-ahzab-suresi-70-197542-m.jpg
"Doğru Söz Söyleyin..." Ayeti (Ahzâb Sûresi 70)

Ahzâb Suresi 70. Ayetinin Arapçası: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَقُولُوا قَوْلًا سَد۪يدًاۙ Ahzâb Suresi 70. Ayetinin Meali ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/ibrahim-suresinin-24-ayeti-ne-anlatiyor-197523-m.jpg
İbrahim Suresinin 24. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّم ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/kuranin-tahsili-icin-3-merhale-197520-m.jpg
Kur’an’ın Tahsili İçin 3 Merhale

Kur’ân-ı Kerîm’in kâmilen tahsîli için şu üç merhaleye riâyet edilmelidir: KUR’AN’IN TAHSİLİ İÇİN 3 MERHALE Doğru Bir Şekilde Yüzünden Okuma; Ti ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/allahi-inkar-edenlerin-ozellikleri-197513-m.jpg
Allah’ı İnkâr Edenlerin Özellikleri

İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/ibrahim-suresinin-12-ayeti-ne-anlatiyor-197510-m.jpg
İbrahim Suresinin 12. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/12/kuran-ayetlerinin-fazileti-197507-m.jpg
Kur’an Ayetlerinin Fazileti

Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...