# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَّذ۪ينَ يَبْخَلُونَ وَيَأْمُرُونَ النَّاسَ بِالْبُخْلِۜ وَمَنْ يَتَوَلَّ فَاِنَّ اللّٰهَ هُوَ الْغَنِيُّ الْحَم۪يدُ | |
Türkçe Okunuşu * | Elleżîne yebḣalûne veye/murûne-nnâse bilbuḣl(i)(k) vemen yetevelle fe-inna(A)llâhe huve-lġaniyyu-lhamîd(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Böyle kimseler, kendileri cimrilik ettikleri gibi, insanlara da cimriliği öğütlerler. Fakat kim Allah’ın buyruklarından yüz çevirirse, iyi bilsin ki, Allah’ın hiç kimseye ihtiyacı yoktur; O her türlü övgüye lâyıktır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar cimrilik edip insanlara da cimriliği emrederler. Kim yüz çevirirse şüphesiz ki Allah zengindir, hamde lâyıktır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bunlar cimrilik ederler ve insanlara da cimrilik yapmalarını söylerler. Allah'ın buyruğundan kim yüz çevirirse bilsin ki, Allah şüphesiz müstağni ve övülmeğe layık olandır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar cimrilik edip insanlara da cimriliği emreden kimselerdir. Kim yüz çevirirse bilsin ki şüphesiz Allah ganîdir, zengindir, övülmeye lâyıktır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar cimrilik edip insanlara da cimriliği emrederler. Kim yüz çevirirse Allah, zengindir, övgüye layıktır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onlar ki hem behıllik ederler hem de halka behıllik emrederler, her kim de ardını dönerse haberi olsunki Allah, ganiy Hamîd o |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar cimrilik yapanlar insanlara da cimriliği emredenlerdir. Kim arka dönerse şübhe yokdur ki Allah, her şeyden müstağnî, bütün hamdlere lâyık olanın ta kendisidir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlar (o şımaran kimselerdir) ki, cimrilik ederler ve insanlara da cimriliği emrederler. İşte kim (Allah yolunda sarf etmekten) yüz çevirirse, artık (bilsin ki) şübhesiz Ganî (hiçbir şeye muhtaç olmayan), Hamîd (hamd edilmeye yegâne lâyık olan), ancak Allah'dır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlar, o kimselerdir ki, hem cimrilik ederler, hem de insanlara cimriliği emrederler. Her kim (imandan ve Allah yolunda malını sarfetmekten) yüz çevirirse, bilsin ki Allah, Ganî'dir= hiç bir şeye muhtaç değildir; (ancak kullar O'na muhtaçtır), Hamîd'dir= hamd edilmeğe lâyıktır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | (Onlar) O kimselerdir ki, cimrilikte bulunurlar ve nâsa cimrilik ile emrederler ve her kim, ardını döndürürse (zararı kendisine aittir). İşte şüphe yok ki Allah, ancak O (Hâlık-ı Kerîm) ganîdir, hamîddir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Öyle kimseler hem cimrilik eder, hem de insanlara cimriliği öğütler. Fakat kim Allah'ın buyruklarından yüz çevirirse çevirsin, Allah'ın hiç kimseye ihtiyacı yoktur; bütün âlemlerin şükür ve övgüleri de Ona aittir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Such persons as are covetous and commend covetousness to men. And if any turn back (from Allah.s Way), verily Allah is Free of all Needs, Worthy of all Praise. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hadid Sûresi 24. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...