# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُمَزَةٍۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Veylun likulli humezetin lumeze(tin) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İnsanları arkadan çekiştirmeyi, yüzlerine karşı da el, kaş, göz işaretleriyle alay etmeyi âdet hâline getiren her bir kişinin vay hâline! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2. Arkadan çekiştirmeyi, yüze karşı eğlenmeyi âdet edinen herkesin vay haline! O ki, mal toplamış ve onu sayıp durmuştur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 1,2. Mal toplayarak onu tekrar tekrar sayan, diliyle çekiştirip alay eden kimsenin vay haline! |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 1,2. Mal toplayan ve onu durmadan sayan, insanları arkadan çekiştiren, kaş göz işaretiyle alay eden her kişinin vay hâline! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 1,2. Mal toplayıp onu tekrar tekrar sayan, insanları arkadan çekiştirip, kaş göz hareketleriyle alay edenlerin (hümeze ve lümezenin) vay haline! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Veyl bütün «hümeze lümeze» güruhuna |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Arkadan çekişdirmeyi, yüze karşı (el, kaş ve göz işaretleriyle) eğlenmeyi ve ayıblamayı aadet edinen her kişinin vay haaline! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hümeze olan (insanları arkadan devamlı ayıplayıp çekiştiren), yüzlerine karşı (da onlarla) alay etmeyi âdet edinen her kişinin vay hâline! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Azab olsun, (insanları arkalarından çekiştiren) her ayıblayıcıya, yüzlerine karşı dil uzatıcıya!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Arkadan çekiştiren, gözü ile kaşı ile eğlenen her bir kimsenin vay haline! |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yazıklar olsun arkadan çekiştirenlere, başkalarıyla eğlenenlere. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Woe to every (kind of) scandal-monger and backbiter, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hümeze Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 88. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 88. Ayeti Arapça: وَاَمَّا مَنْ اٰمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَلَهُ جَزَٓاءًۨ الْحُسْنٰىۚ وَسَن ...
Mücâdele sûresi Medine’de inmiştir. 22 âyettir. İsmini, birinci âyette geçip, “mücâdele etmek, tartışmak” mânasına gelen تُجَادِلُ (tücâdilü) fiilinde ...
Kehf Suresinin 75. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 75. Ayeti Arapça: قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكَ اِنَّكَ لَنْ تَسْتَط۪يعَ مَعِيَ صَبْرًا Kehf S ...
Kehf Suresinin 66-67. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 66-67. Ayetleri Arapça: قَالَ لَهُ مُوسٰى هَلْ اَتَّبِعُكَ عَلٰٓى اَنْ تُعَلِّمَنِ مِ ...
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...