# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | مَا خَلَقْنَا السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَٓا اِلَّا بِالْحَقِّ وَاَجَلٍ مُسَمًّىۜ وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا عَمَّٓا اُنْذِرُوا مُعْرِضُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Mâ ḣaleknâ-ssemâvâti vel-arda vemâ beynehumâ illâ bilhakki ve ecelin musemmâ(en)(c) velleżîne keferû ‘ammâ unżirû mu’ridûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri gerçek bir maksat ve hikmetle, bir de belirli bir süre için yarattık. Ne var ki kâfirler, uyarıldıkları kıyâmet ve âhiret gerçeğinden ısrarla yüz çeviriyorlar. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları biz, şüphesiz yerli yerince ve belli bir süre için yarattık. İnkâr edenler, uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Biz, gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları, ancak gerçek üzere ve belirli bir süre için yarattık; inkar edenler, uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Biz, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları hak ve hikmete uygun olarak ve belirli bir süre için yarattık. İnkâr edenler ise, uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri ancak hak ile ve belirli bir süre için yarattık. İnkâr edenler uyarıldıkları şeyden yüz çeviriyorlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Biz o Gökleri ve Yeri ancak hakk ile ve müsemmâ bir ecel ile yarattık, küfredenler ise inzar edildikleri şeylerden alındırmıyorlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunan şeyleri (başka değil) ancak hakkın ikaamesine sebeb olarak ve muayyen bir va'de için yaratdık. Küfredenler, korkutuldukları şeyden yüz çeviricilerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Biz) gökleri ve yeri ve ikisi arasında bulunanları, ancak hak ile (yerli yerinde) ve belirli bir ecel ile yarattık. İnkâr edenler ise, korkutuldukları şeyden (kıyâmetten) yüz çeviricidirler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Biz göklerle yeri ve aralarındakileri, ancak adaletle ve (sona erecekleri) muayyen bir müddet ile yarattık. Kâfir olanlar ise, korkutuldukları şeylerden yüz çevirmektedirler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O gökleri ve yeri ve o ikisinin arasındakileri yaratmadık, ancak hak ile ve bir tayin edilmiş müddetle (yarattık). Kâfir olanlar ise korkutulmuş oldukları şeyden yüz çeviricilerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri hak ile ve belirlenmiş bir süre için yarattık. İnkâr edenler ise, uyarıldıkları şeye sırtlarını dönüyorlar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | We created not the heavens and the earth and all between them but for just ends, and for a Term Appointed: But those who reject Faith turn away from that whereof they are warned. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahkaf Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...