# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلِكُلٍّ دَرَجَاتٌ مِمَّا عَمِلُواۚ وَلِيُوَفِّيَهُمْ اَعْمَالَهُمْ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve likullin deracâtun mimmâ ‘amilû(s) ve liyuveffiyehum a’mâlehum vehum lâ yuzlemûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Herkesin yaptığı işlere göre dereceleri vardır. Allah onlara amellerinin karşılığını tam olarak verecek ve kimseye asla haksızlık yapılmayacaktır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah, onlara yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapılmaz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | İşlediklerinden ötürü herkesin bir derecesi vardır. Herkese işlediklerinin karşılığı ödenir. Kendilerine haksızlık yapılmaz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. (Bu da) Allah’ın onlara yaptıklarının karşılığını tastamam vermesi içindir. Asla kendilerine haksızlık yapılmaz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah onlara yaptıklarının karşılığını tam olarak verir. Onlara haksızlık edilmez. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her biri için de yaptıkları amellerden dereceler vardır, bu da hiç hakları yenmiyerek bütün amellerini kendilerine temamen ödemek içindir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Herkesin yapdıklarına göre dereceleri (mertebeleri) vardır. (Bu da) kendilerine hiçbir haksızlık edilmeyerek amelleri (nin karşılığını) onlara tamamen ödemek içindir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Herkes için yaptıklarına göre dereceler vardır. Tâ ki (Allah) onlara, amellerini(n karşılığını) tam versin! Hem onlara haksızlık edilmez. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Herkesin işlediği amellere göre dereceleri vardır. Ta ki, kendilerine haksızlık edilmiyerek bütün amellerinin karşılığı onlara ödensin. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve herkes için yapmış olduklarından (dolayı) dereceler vardır ve onlara amellerini tamamen ödemek için ve onlar zulmolunmazlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Herkes için, yaptıklarına karşılık dereceler vardır. Ne yapmışlarsa karşılığını Allah onlara eksiksiz öder; kimse bir haksızlığa uğramaz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And to all are (assigned) degrees according to the deeds which they (have done), and in order that ((Allah)) may recompense their deeds, and no injustice be done to them. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Ahkaf Sûresi 19. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلًا كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّم ...
Kur’ân-ı Kerîm’in kâmilen tahsîli için şu üç merhaleye riâyet edilmelidir: KUR’AN’IN TAHSİLİ İÇİN 3 MERHALE Doğru Bir Şekilde Yüzünden Okuma; Ti ...
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...
Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...