# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ثُمَّ رَدَدْنَاهُ اَسْفَلَ سَافِل۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Śumme radednâhu esfele sâfilîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sonra onu aşağıların en aşağısına indirdik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. İncire, zeytine, Sina dağına ve şu emîn beldeye yemin ederim ki, biz insanı en güzel biçimde yarattık. Sonra onu aşağıların aşağısına indirdik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sonra onu aşağıların en aşağısı kıldık. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sonra onu, aşağıların aşağısına indirdik. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sonra da çevirdik aşağıların aşağısına attık. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sonra da çevirdik esfeli sâfilîne kaktık |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sonra onu aşağıların aşağısına çevirdik. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Sonra onu, aşağıların aşağısına çevirdik. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sonra onu, (küfre varınca) aşağıların aşağısına çevirdik, (cehennemlik yaptık). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sonra da onu aşağıların en aşağısına döndürdük. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sonra da onu aşağıların en aşağısına indirdik. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Then do We abase him (to be) the lowest of the low,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tin Sûresi 5. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...