# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَامْرَاَتُهُۜ حَمَّالَةَ الْحَطَبِۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemraetuhu hammâlete-lhatab(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Karısı da beraber girecek. Hem de o ateşe odun taşıyıcı olarak. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek). |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 4,5. Karısı da, boynunda bir ip olduğu halde ona odun taşıyacaktır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 4,5. Boynunda bükülmüş hurma liflerinden bir ip olduğu hâlde sırtında odun taşıyarak karısı da (o ateşe girecektir). |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Karısı da odun hamalı olarak (onunla beraber girecektir). |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | karısı da, odun hammalı olarak |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Karısı da. (Hem) odun hammalı olarak! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Karısı da! Odun hamalı olarak! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Peygambere eziyyet ve düşmanlık eden) karısı da (cehennemde) odun hammalı olarak (oraya girecek); |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Odun yüklenmiş olan karısı da. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Karısı da beraber girecek: O odun hamalı, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | His wife shall carry the (crackling) wood - As fuel!- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tebbet Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...
Nûr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 23. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلَاتِ الْمُ ...
Nûr sûresinin 19. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 19. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحِبُّونَ اَنْ تَش۪يعَ الْفَاحِشَةُ فِي الّ ...