# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | تَبَّتْ يَدَٓا اَب۪ي لَهَبٍ وَتَبَّۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Tebbet yedâ ebî lehebin vetebb(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ebû Leheb’in iki eli kurusun! Zâten kurudu ve kendisi helâk olup gitti. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek). |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da! |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Ebû Leheb’in elleri kurusun. Zaten kurudu. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ebu Leheb'in elleri kurusun (yok olsun o), zaten yok oldu ya. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yuh oldu iki eli Ebu Lehebin, kendi de yuh |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ebû Leheb» in iki eli kurusun. (Kendisi de) kurudu (helak oldu ya). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ebû Leheb'in iki eli kurusun; kurudu da! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Elleri kurusun, Ebû Leheb'in... Zaten kurudu, mahvoldu o... (Çünkü kendisini, peygamber imana davet ettiği zaman, Allah'ın peygamberine beddua etmişti o.) |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ebû Leheb'in iki eli helâk oldu, kendisi de hüsrâna uğradı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ebu Leheb'in iki eli de helâk olsun—nitekim oldu da. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Perish the hands of the Father of Flame! Perish he! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tebbet Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...