Nasr Sûresi 1. Ayet Tefsiri


1 / 3


Nasr Sûresi Hakkında

Nasr sûresi Medine döneminde nâzil olmuştur. Tam sûre olarak Kur’ân-ı Kerîm’in en son inen sûresidir. Vedâ haccı esnâsında Minâ’da indiği rivayet edilir. 3 âyettir.  Sûre “Nasr” ismini, birinci âyette geçen ve “Allah’ın yardımı” mânasına gelen نَصْرُ اللّٰهِ (nasrullâh) kelimesinden alır. Efendimiz (s.a.s.)’in vefâtına işaret ettiği için “vedâ etmek” mânasında اَلتَّوْد۪يعُ (Tevdî) adıyla da anılır. Ayrıca اِذَا جَاۤءَ (İzâ câe) ve اَلْفَتْحُ (Fetih) isimleri de vardır. Mushaf tertîbine göre 110, iniş sırasına göre ise 114. sûredir.

Nasr Sûresi Konusu

Sûre Allah’ın yardımının ve fethin geleceğini, insanların bölük bölük İslâm’a gireceğini müjdeler. Buna karşılık Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’den bir şükrâne olarak tesbihini, hamdini, tevbe ve istiğfarını artırmasını ister. Hz. Ebûbekir, Abdullah b. Abbas gibi bir kısım sahabîler, Nasr sûresinin inmesiyle Efendimiz (s.a.s.)’in vefatının yaklaştığını anlamışlar, işin farkında olmayanlar buradaki yardım ve zafer müjdelerine sevinirken, onlar hazin hazin gözyaşı dökmüşlerdir. (bk. Buhârî, Tefsir 110; Tirmizî, Tefsir 110)

Nasr Sûresi Nuzül Sebebi

Mushaftaki sıralamada yüz onuncu, iniş sırasına göre yüz on dördüncü sûredir. Medine döneminde Tevbe sûresinden sonra nâzil olduğu ve tam sûre olarak Kur’an’ın en son inen sûresi olduğu kabul edilmektedir (Elmalılı, IX, 6234). Sûrenin Vedâ haccı esnasında Mina’da indiği rivayet edilir (bk. Şevkânî, V, 602).

اِذَا جَٓاءَ نَصْرُ اللّٰهِ وَالْفَتْحُۙ ﴿١﴾
Karşılaştır 1: Rasûlüm! Allah’ın yardımı ve fetih geldiği zaman,

TEFSİR:

“Allah’ın yardımı”ndan maksat, Cenâb-ı Hakk’ın düşmanlarına karşı Habîb-i Edîbi’ne lütfettiği her türlü yardımıdır. Hususiyle İslâm’ın yayılması ve zafere erişmesi hakkındaki yardımıdır. “Fetih”ten maksat ise, öncelikle “Fetihlerin Fethi” olan Mekke’nin fethi, sonra bunu takip eden diğer bütün fetihlerdir. Bundan, daha önce kapalıyken Hak katından kula açılan “rızıklar, ibâdetler, ilimler, anlayışlar, keşifler, açık-gizli, maddî-manevî tüm nimetler”in kastedilmiş olması da mümkündür. Mutlak mânada fetih, fetihlerin en üstünü ve en mükemmelidir. Bu ise Allah Teâlâ’nın Zât-ı Ehadiyeti’nin tecellisinden kulun kalbine açılan mânevi fetihtir. Diğer fetihler, kula böyle bir fethin açılmasına birer vesiledir.

Peygamberimiz (s.a.s.)’e müjdelenen ikinci büyük nimet şu:

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Nasr Sûresi Ayetler:

1 2 3

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-82-ayeti-ne-anlatiyor-195113-m.jpg
Enâm Suresinin 82. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2017/09/hasta_dua-702x336.jpg
Şifa Ayetleri

Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2019/04/fakirlik_görmez-702x336.jpg
Vakıa Suresi

Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-79-ayeti-ne-anlatiyor-195094-m.jpg
Enâm Suresinin 79. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-72-ayeti-ne-anlatiyor-195071-m.jpg
Enâm Suresinin 72. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-68-ayeti-ne-anlatiyor-195024-m.jpg
Enâm Suresinin 68. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...