# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَئِنْ سَاَلْتَهُمْ مَنْ خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ لَيَقُولُنَّ اللّٰهُۜ قُلِ الْحَمْدُ لِلّٰهِۜ بَلْ اَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vele-in seeltehum men ḣaleka-ssemâvâti vel-arda leyekûlunna(A)llâh(u)(c) kuli-lhamdu li(A)llâh(i)(c) bel ekśeruhum lâ ya’lemûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlara: “Gökleri ve yeri yaratan kimdir?” diye soracak olsan, mutlaka “Allah’tır!” diye cevap verirler. Onlara de ki: “Demek her türlü övgüye lâyık olan da yalnızca Allah’tır. Öyleyse, nasıl oluyor da O’ndan başkasına tapıyorsunuz?” Ne var ki onların çoğu, bu itiraflarının tabiî sonucunun Allah’ın gönderdiği dine uymak olduğunu bilmiyorlar. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun ki onlara, «Gökleri ve yeri kim yarattı?» diye sorsan, mutlaka «Allah...» derler. De ki: (Öyleyse) övgü de yalnız Allah'a mahsustur, ama onların çoğu bilmezler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki onlara: "Gökleri ve yeri yaratan kimdir?" diye sorsan, "Allah'tır" derler. De ki: "Hamd Allah'a mahsustur", ama çoğu bilmezler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, eğer onlara, “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, mutlaka “Allah” derler. De ki: “Hamd, Allah’a mahsustur.” Fakat onların çoğu bilmezler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun ki onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, elbette "Allah" diyecekler. "Allah'a hamd olsun." de. Fakat onların çoğu bilmezler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Celâlim hakkı için sorsan onlara: o Gökleri ve Yeri kim yarattı? Her halde elbet Allah diyecekler, «elhamdulillah» de, fakat pek çokları bilmezler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun ki onlara gökleri ve yeri kimin yaratdığını sorarsan muhakkak: «Allah» derler. Sen de «Elhamdülillah (= Hamd olsun Allaha)» de. Hayır, onların çoğu bilmezler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | And olsun ki, eğer onlara: “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, mutlaka: “Allah!” diyeceklerdir. De ki: “Hamd, Allah'a mahsusdur.” Fakat onların çoğu bilmezler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Muhakkak ki onlara sorsan: “- Gökleri ve yeri kim yarattı?” Elbette: “-Allah” diyecekler. (Bu gerçeği itiraf ettiklerinden ey Rasûlüm) sen de “- Elhamdü Lillâh= Allah'a hamd olsun” de. Fakat onların çoğu (ilzam edildiklerini, iddialarının boş olduğunu) bilmezler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Andolsun ki onlara, «Gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan elbette diyeceklerdir ki: «Allah» De ki: «ElhamdüIillah.» Hayır. Onların pek çokları bilmezler. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlara “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, “Allah” diyecekler. Sen “Hamd Allah'a mahsustur” de. Doğrusu onların çoğu bilmiyor. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | If thou ask them, who it is that created the heavens and the earth. They will certainly say, "(Allah)". Say: "Praise be to Allah." But most of them understand not. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Lokman Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...
Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا ...
“Sen elbette büyük ahlâk sahibisin.” (Kalem sûresi (68), 4) Allah Teâlâ en güzel şekilde yaratıp kendisine en güzel ahlâkı öğrettiği sevgili p ...