Kasas Sûresi 74-75. Ayet Tefsiri


74-75 / 88


Kasas Sûresi Hakkında

Kasas sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 88 âyettir. İsmini 25. âyette yer alıp Hz. Mûsâ’nın doğumundan Medyen’e gelişine kadar başından geçen olayları ifade eden “Kasas” kelimesinden alır. اَلْقَصَصُ (kasas), sözlükte hâdiseleri uygunluk sırasına göre zikretmek mânasına gelir. Mushaf tertibine göre 28, iniş sırasına göre 49. sûredir.

Kasas Sûresi Konusu

Kasas sûresinin esas hedefi, Resûlullah (s.a.s.)’in nübüvveti etrafında çoğalan şüphe ve itirazları bertaraf edip, ona inanmamak için ileri sürülen mazeretleri geçersiz kılmaktır. Bu sebeple sûrede Hz. Mûsâ’nın kıssası, nâzil olduğu dönemin dinî, siyâsî, ahlâkî ve içtimâî problemlerine ışık tutacak yönleriyle en geniş bir tarzda anlatılır. Annesi tarafından Nil’e bırakıldıktan sonra Firavun’un sarayına alınıp orada yetiştirilmesi; yanlışlıkla kıptıyi öldürüp, öldürülme korkusuyla Mısır’dan Medyen’e kaçması; Hz. Şuayb’e damat olması ve ona hizmet etmesi; Mısır’a dönüş esnâsında Tur dağında vahye nâil olup, kendine verilen mûcizelerle Firavun’a gönderilmesi; Firavun’un tavrı ve meydan okuması en dikkat çekici yönleriyle nazarlara sunulur. Bunlar anlatılırken Allah Teâlâ’nın peygamberini muzaffer kılmak için hangi görünmez kuvvetleri, vasıta ve sâikleri devreye soktuğu; din düşmanlarına ise nasıl tahmin edemedikleri noktalardan müdâhale edip onların çabalarını boşa çıkardığı ve neticede kendi iradesini gerçekleştirdiği gösterilir.  Bu kıssadan hareketle Kur’an karşısında Ehl-i kitabın ve müşriklerin halleri mizan olunur. Kur’an’ın gerçekliği, âhiretin varlığı can alıcı ifadelerle beyân edildikten sonra Allah Teâlâ’nın azamet ve kudret nişânelerine şöyle bir atf-ı nazarda bulunulur. Dünyanın fâniliği, âhiretin ebedi ve gerçek hayat oluşuyla ilgili Kârun misali verilir. Bütün hazineleriyle birlikte bir gecede yerin dibine geçirilen Karun, Allah’ı bırakıp dünya malını putlaştıranlara ve ona aldananlara ne müthiş bir misaldir. Ne malı ne de Hz. Mûsâ’ya yakınlığı ona bir fayda sağlamaz. Sûre, İslâm’ın kemâle ereceği ve dünyaya hâkim olacağı müjdesiyle nihâyete erer. Fakat bu kutlu davayı omuzlanacak Peygamberimiz (s.a.s.)’in izinden yürüyen, kâfirlere arka çıkmayan, Allah’ın âyetlerine göre hareket eden, gerçek tevhid ehli civanmertlere, cengâverlere, mücâhitlere gerek olduğu belirtilir.

Kasas Sûresi Nuzül Sebebi

          Mushaftaki sıralamada yirmi sekizinci, iniş sırasına göre kırk dokuzuncu sûredir. Neml sûresinden sonra, İsrâ sûresinden önce Mekke’de inmiştir. 85. âyetinin hicret esnasında Cuhfe denen yerde,52-55. âyetlerinin de Medine’de indiğine dair bir rivayet bulunmaktadır (Şevkânî, IV, 152).

وَيَوْمَ يُنَاد۪يهِمْ فَيَقُولُ اَيْنَ شُرَكَٓاءِيَ الَّذ۪ينَ كُنْتُمْ تَزْعُمُونَ ﴿٧٤﴾
وَنَزَعْنَا مِنْ كُلِّ اُمَّةٍ شَه۪يدًا فَقُلْنَا هَاتُوا بُرْهَانَكُمْ فَعَلِمُٓوا اَنَّ الْحَقَّ لِلّٰهِ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ۟ ﴿٧٥﴾
Karşılaştır 74: Kıyâmet günü Allah onlara seslenecek ve: “Benim ortağım olduğunu iddia ettiğiniz sahte ilâhlar şimdi nerede?” diye soracak.
Karşılaştır 75: O gün her ümmetten bir şâhit çıkaracağız ve: “Taptığınız putların ilâh olduğunu ispatlayacak kesin bir deliliniz varsa getirin!” diyeceğiz. İşte o zaman gerçek mânada kulluğa lâyık tek ilâh, tek Rab olma hakkının sadece Allah’a ait olduğunu herkes bilecek ve dünyada iken uydurdukları sahte tanrılar onları yüzüstü bırakıp gidecekler.

TEFSİR:

O gün her ümmetten bir şâhit getirilecektir. Bu şâhit, o ümmetin peygamberi olacaktır. Nitekim Resûlullah (s.a.s.) derinden hüzne boğan ve ona göz yaşı döktüren Nisâ sûresi 41. âyet-i kerîme bu gerçeği haber verir:

Kıyâmet günü her ümmetten bir şâhit getirip, Rasûlüm, seni de bunlar üzerine şâhit kıldığımız vakit o kâfirlerin halleri nice olacak?”

65. âyetin tefsirinde de temas edildiği gibi Yüce Allah, bütün insanları mahşerde bir araya topladığında her milletin peygamberini çağırıp kendisinden o millete vaktiyle Allah’ın emir ve yasaklarım tebliğ edip etmediğini, tebliğ ettiyse nasıl cevap verdiklerini soracak ve onlar hakkında tanıklık etmesini isteyecektir. Resûl-i Ekrem de kendi ümmeti hakkında şâhitlik edecektir. Allah’tan başka ilâhların var olduğunu iddia edenlerden kesin bir delil istenecek, onlar da bunu getiremeyecekler, şefaat umdukları putları ise kendilerini yüzüstü bırakarak gözlerinden kaybolup gidecektir. Gerçek söz ve hükmün, sadece ve sadece Allah’ın haber verdiği sözler ve onun bildirdiği hükümler olduğu; yegâne ulûhiyet ve rubûbiyet hakkının yalnız Allah’a ait olduğu o gün herkes tarafından kesin bir bilgi ile bilinecektir. Kur’an ve sünnetin çağrısına kulak verip o bilgiye şimdi sahip olanlar, faydasını görecek; fakat dünyada bundan gaflet ve cehâlet içinde kalıp mahşerde zorunlu olarak bu bilgiye sahip olanlar bunun bir faydasını göremeyeceklerdir.

İşte Kârun’un hâli bu bakımdan çok câlib-i dikkat bir misâldir:

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-82-ayeti-ne-anlatiyor-195113-m.jpg
Enâm Suresinin 82. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2017/09/hasta_dua-702x336.jpg
Şifa Ayetleri

Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2019/04/fakirlik_görmez-702x336.jpg
Vakıa Suresi

Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-79-ayeti-ne-anlatiyor-195094-m.jpg
Enâm Suresinin 79. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-72-ayeti-ne-anlatiyor-195071-m.jpg
Enâm Suresinin 72. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-68-ayeti-ne-anlatiyor-195024-m.jpg
Enâm Suresinin 68. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...