# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاُمُّهُ هَاوِيَةٌۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-ummuhu hâviye(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onun sığınacağı yer, içine baş aşağı atılacağı Hâviye’dir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 8, 9. Ameli yeğni olana gelince, işte onun anası (yeri, yurdu) Hâviye' dir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onların yeri bir çukurdur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İşte onun anası (varacağı yer) Hâviye’dir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | 8,9. Kimin tartıları hafif gelirse, onun anası da (varacağı yer, sığınacağı durağı) hâviye (uçurum)dır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | O vakıt onun anası haviyedir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | artık onun anası «Hâviye» (uçurum) dur. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 8,9. Fakat kimin de tartıları hafif gelirse, artık onun anası (sığınacağı yer) Hâviye'dir.(Onun kucağına düşecek!) |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Artık onun yeri Haviye'dir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onun anası (sığınacağı yer) Hâviye'dir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ana yurdu hâviye'dir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Will have his home in a (bottomless) Pit. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kâria Sûresi 9. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...