# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَٓا اَنَا۬ عَابِدٌ مَا عَبَدْتُمْۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Velâ enâ ‘âbidun mâ ‘abedtum | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Bundan böyle ben sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ben de sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Ben de sizin taptığınıza tapacak değilim." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Ben sizin kulluk ettiklerinize kulluk edecek değilim.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hem ben tapıcı değilim sizin taptıklarınıza |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ben (zâten) sizin tapdıklarınıza (hiçbir zaman) tapmış değilim». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Ben de (sizin) taptıklarınıza ibâdet edici değilim!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Zaten ben, sizin tapmış olduklarınıza tapan değilim. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve ben sizin taptığınıza tapıcı değilim.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sizin tapmış olduklarınıza da ben hiçbir zaman tapmam. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And I will not worship that which ye have been wont to worship, |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kâfirûn Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...