# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | سَيَصْلٰى نَارًا ذَاتَ لَهَبٍۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Seyaslâ nâran żâte leheb(in) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yakında o, yanıp kavrulmak üzere alevli bir ateşe girecek. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek). |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Alevli ateşe yaslanacaktır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O, bir alevli ateşe girecektir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (O), alevli bir ateşe girecektir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | O bir alevli ateşe yaslanacak |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Alevli bir ateşe girecek o. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (O,) alevli bir ateşe girecektir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O, bir alevli ateşe girecek. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Bir alevli ateşe girecektir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yakında o alev alev bir ateşe girecek. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Burnt soon will he be in a Fire of Blazing Flame! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tebbet Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...