# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَرْيَمَ ابْنَتَ عِمْرٰنَ الَّت۪ٓي اَحْصَنَتْ فَرْجَهَا فَنَفَخْنَا ف۪يهِ مِنْ رُوحِنَا وَصَدَّقَتْ بِكَلِمَاتِ رَبِّهَا وَكُتُبِه۪ وَكَانَتْ مِنَ الْقَانِت۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve meryeme-bnete ‘imrâne-lletî ahsanet fercehâ fenefaḣnâ fîhi min rûhinâ ve saddekat bikelimâti rabbihâ ve kutubihi ve kânet mine-lkânitîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bir de İmrân kızı Meryem’i de örnek verir. O, iffetini çok iyi korumuş, biz de ona rûhumuzdan üflemiştik. O, Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdîk etmişti. O, Allah’a bütün samimiyetiyle boyun eğen, O’nun emirlerine gönülden itaat eden biriydi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İffetini korumuş olan, İmran kızı Meryem'i de (Allah örnek gösterdi). Biz, ona ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etti. O gönülden itaat edenlerdendi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Mahrem yerini korumuş olan İmran kızı Meryem de bir misaldir. Ona ruhumuzdan üflemiştik; Rabbinin sözlerini ve kitablarını tasdik etmişti; o, Bize gönülden itaat edenlerdendi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah, bir de iffetini sapasağlam koruyan ve bizim de kendisine ruhumuzdan üflediğimiz, Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan İmran kızı Meryem’i de (inananlara) örnek gösterdi. O itaat edenlerdendi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Irzını korumuş olan, İmrân kızı Meryem'i de Allah örnek gösterdi. Biz, ona ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etti. O, gönülden itaat edenlerdendi. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Bir de Imranın kızı Meryemi ki ırzını pek sağlam korudu, fakat biz ona ruhumuzdan nefh ettik, hem rabbının kelimâtını ve kitablarını tasdık etmişti, hem «kanitîn»den idi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Namusunu muhkem bir kal'a gibi muhaafaza eden İmran kızı Meryemi de (Allah bir misâl olarak irâd buyurdu). Biz bundan dolayı ona Ruuhumuzdan üfürdük. O, Rabbinin kelimelerini ve kitablarını tasdıyk etdi. (Rabbine) itaat (de sebat) edenlerdendi o. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Irzını korumuş olan İmrân kızı Meryem'i de (misâl gösterdi); artık ona(yarattığımız) rûhumuzdan (Cebrâil vâsıtasıyla) üfledik; (o,) Rabbisinin kelimelerini(hükümlerini) ve kitablarını tasdîk etti ve itâat edenlerden oldu. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bir de İmran'ın kızı Meryem'i (misal yaptı) ki, ırzını pek sağlam korumuştu. Biz de ona ruhumuzdan, (vasıtasız olarak yarattığımız ruhdan) üfledik, intikal ettirdik. O, Rabbinin bütün dinî hükümlerini ve kitablarını tasdik etti. Hem o, ibadete devam edenlerden idi. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve İmran'ın kızı Meryem'i de bir (misal olarak irad ederiz ki) iffetini metin bir kal'a gibi korumuştu, artık O'na ruhumuzdan üfürdük ve Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını tasdik etti ve itaat edenlerden olmuş oldu. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bir de İmran kızı Meryem ki, iffetini korumuş, Biz de ona ruhumuzdan üflemiştik. O Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etmişti ve Allah'a gönülden itaat eden kimselerdendi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And Mary the daughter of ´Imran, who guarded her chastity; and We breathed into (her body) of Our spirit; and she testified to the truth of the words of her Lord and of His Revelations, and was one of the devout (Servants). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tahrim Sûresi 12. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
“İşte âhiret yurdu! Biz onu yeryüzünde böbürlenmeyi ve bozgunculuk yapmayı istemeyenlere nasib ederiz. Sonunda kazançlı çıkanlar, fenalıktan sakı ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: يَا صَاحِبَيِ السِّجْنِ ءَاَرْبَابٌ مُتَفَرِّقُونَ خَيْرٌ اَمِ اللّٰهُ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُۜ “Ey zindan arkadaşlarım! ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ رَبِّ السِّجْنُ اَحَبُّ اِلَيَّ مِمَّا يَدْعُونَن۪ٓي اِلَيْهِۚ وَاِلَّا تَصْرِفْ عَنّ۪ي كَيْدَهُنَّ اَصْبُ اِلَيْهِن ...
İbrahim Sûresi 38-41. Ayet Tefsiri 38. “Rabbimiz! Hiç şüphesiz sen, bizim gizlediğimizi de bilirsin, açığa vurduğumuzu da. Çünkü yerde olsu ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (v ...