Fâtiha Sûresi(1) 7. Ayet


7 / 7


# Meal Ayet
Arapça صِرَاطَ الَّذ۪ينَ اَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْۙ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّٓالّ۪ينَ
Türkçe Okunuşu * Sirâta-lleżîne en’amte ‘aleyhim ġayri-lmaġdûbi ‘aleyhim velâ-ddâllîn(e)
1. Ömer Çelik Meali Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna. Gazaba uğrayanların ve azıp sapanların yoluna değil.
2. Diyanet Vakfı Meali Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali 6,7. Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali O kendilerine in'am ettiğin mes'utların yoluna. Ne o gadap olunanların ne de sapgınların.
7. Hasan Basri Çantay Meali 6,7. Bizi doğru yola, kendilerine ni'met verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanlarınkine, sapıklarınkine değil.
8. Hayrat Neşriyat Meali Kendilerine ni'met verdiğin kimselerin yoluna; gazab edilmiş olanların ve dalâlete düşenlerin (yoluna) değil! (Âmîn!)
9. Ali Fikri Yavuz Meali Kendilerine, (fazlından ve ihsanından) nimet verdiğin kimselerin (Peygamberlerle velilerin) yoluna (hakkı kabul etmeyip küfre vardıklarından) gazâba uğrayanların ve sapıklarınkine değil... (Amin= Kabul buyur, Allah'ım!...)
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali 6,7. Bizleri doğru yola hidâyet et, o kendilerine in'am etmiş olduğun zâtların yoluna ilet, gazaba uğramışların ve sapık bulunmuşların yoluna değil.
11. Ümit Şimşek Meali Kendilerine nimetler verdiğin kullarının yoluna ilet. Gazabına uğramış, yahut sapmış olanların yoluna değil.
12. Yusuf Ali (English) Meali The way of those on whom Thou hast bestowed Thy Grace, those whose (portion) is not wrath, and who go not astray.
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Fâtiha Sûresi 7. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/furkan-suresinin-6-ayeti-ne-anlatiyor-199805-m.jpg
Furkân Suresinin 6. Ayeti Ne Anlatıyor?

Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-64-ayeti-ne-anlatiyor-199773-m.jpg
Nûr Suresinin 64. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-61-ayeti-ne-anlatiyor-199761-m.jpg
Nûr Suresinin 61. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-56-ayeti-ne-anlatiyor-199740-m.jpg
Nûr Suresinin 56. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-51-ayeti-ne-anlatiyor-199712-m.jpg
Nûr Suresinin 51. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-41-ayeti-ne-anlatiyor-199699-m.jpg
Nûr Suresinin 41. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...