# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemin şerri ġâsikin iżâ vekab(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Karanlığı bastığı zaman gecenin şerrinden”, |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. De ki: Yarattığı şeylerin şerrinden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfürüp büyü yapan üfürükçülerin şerrinden ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden sabahın Rabbine sığınırım! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 1,2,3,4,5. De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 1,2,3,4,5. De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve şerrinden bir Gâsıkın daldığı zaman |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | karanlığı çöküb basdığı zaman gecenin şerrinden, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Ve karanlığı bastığı zaman, gecenin şerrinden!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Karanlığı girib çöktüğü zaman, gecenin (içinde işlenib çoğalan) şerrinden, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve gecenin şerrinden, zulmeti çöküp ortalığı kapladığı zaman.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Karanlık bastırdığında gecenin şerrinden, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | From the mischief of Darkness as it overspreads; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Felâk Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...